BEZMİ ÖZKA
TUZ DAĞITIN!İlk 45 dakikasını "akredite" kazasına uğradığım için seyredemedim. İkinci Yarıda, Spor Müdürüm Serdar Özekşi "yardım" etmese idi, Antalya...
TUZ DAĞITIN!İlk 45 dakikasını "akredite" kazasına uğradığım için seyredemedim. İkinci Yarıda, Spor Müdürüm Serdar Özekşi "yardım" etmese idi, Antalya maçını yorumlayamayacaktım!İyi ki varsın Serdar...Sayende 45 dakikalığına da olsa Gaziantepspor-Antalya maçını izledim.Gaziantepspor ikinci yarıda ortaya koyduğu futbolu, ilk yarıda da oynadı ise, bu takımı "ilahlar" korudu diyeceğim. Kendini Kamil Ocak Stadı'nda değil de, Antalya Atatürk Stadında zanneden Gaziantepspor, özellikle sol kanatta küçümsenmeyecek hatalar yaptı. Konuk takımın daha diri ve istekli gözüktüğü karşılaşmada, Ali Zitduni ve İlyas ile eline geçirdiği fırsatları yüzde yüzlük gol fırsatlarından yararlanabilseydi, maçın skoru 0-0 olmazdı.Önceki yazımda söylediğim "Antalyaspor'un Gaziantepspor'dan bir gömlek daha üstün" sözümü değiştirmek istiyorum. "Antalya, Gaziantepspor'un iki gömlek daha üsten bir takım..."İlk yarısını izleyemediğim maçın ikinci yarısı için söylüyorum bunları!Gerçi ilk yarıda da farklı bir Gaziantepspor izlendiğini sanmıyorum! Öyle olsa idi, karşılaşmanın ilk yarısı başladığı gibi 0-0 bitmezdi...Küçük çocuklar oynarken tehlikeli bir durum yaşadığında anne babası, aileden gördüğü gibi yapar; "belayı savma" adına "tuz dağıtırlardı!"Antalya maçı karşısında iyi zamanlamalarla öne çıkarak rakip takıma sayı fırsatı vermeyen kaleci Hasegiç, konuk takımın beceriksiz bir gününde olan forvet elemanları, karşılaşmanın 0-0 tamamlanmasına neden oldu.Antalyaspor'un daha baskılı ve istekli gözüktüğü karşılaşmada, bizim futbolcular "dan-dun" top oynadı. Antalya'da ise özellikle Ali Zitduni ile İlyas, Volkan ile Coşku'un ne kadar güzel anlaştıklarını gördüm. Nerede ise hiç top kaybetmediler! Gaziantepspor'lu futbolcuların "meydan futbolu" oynadığı karışılaşmada ilahlar imdadımıza yetişmeseydi, Antalyaspor Gaziantep'ten bir değil, üç puanla dönebilirdi!Ortaya konan futbolla alınan bir puan, "fasulyenin kendisini nimetten saydığı" gibi değil gerçekten nimettir, "öpüp başımıza" koymalıyız... Hele olur olmaz pozisyonlarda futbolcusunu "azarlayarak", tribünlere "şirin" gözükmek isteyen Erdoğan Arıca, elde edilen bir puanı "çerçeveleyip" yatağının başucuna asmalıdır...
Yorumlar