Evinde kazanıyor, futbolu da keyif veriyor, verilen mücadele umutları arttırıyor ancak bir gariplik yaşanıyor, deplasmanda resmen kördüğüm oluyor Gaziantep FK. 

Sezonun ilk deplasmanında Bodrumspor’u mağlup etmiş, oynanan diğer deplasman maçlarında galibiyet almayı başaramadı. 

İç sahadaki gücünü dış sahada kullanamıyor ve Alanyaspor deplasmanında da puan alabilecek kadar oynayamadı, heyecanını bitirmiş, ne yapacağını bilmeyen, ekip ruhu içinde oynadı, oynadığı futboldan ise keyif alan olmadı. 

Mağlup olabilirsin ama bu kadar kötü oynamaya da hakkın yok. İlk 30 dakika sahada kendini gösteremeyen rakip, ceza alanına giremeyen bir Gaziantep FK vardı. 

Rize maçında tek golle kazanmış, taraftarını oyuna doyurmuş, mücadelesi takdir toplamıştı. Bir hafta içinde kötü oyunu ile bu kadar değişim göstermesi anlaşılır gibi değil. Sakatlarla uğraşırken bu kezde Alanyaspor karşısında Lungoyi ve Arda’da sakatlanıp oyuna devam edemedi. Tabi profesyonel takımda bu kadar sakatlık yaşanmasının bir sorunu vardır. 

İdmanlar çok ağır geçiyor veya sezon başında çalışmalar ve kros bindirmelerinde yanlış işler olmuştur. Tabu saha şartları ve futbolcuların kendine iyi bakmamasından da kaynaklanabilir. 

Dönelim maça, beraberlikten daha çok galibiyet beklediğimiz bir maçta ancak ilk yarıda durumu idare edip, gol yememeyi planlamıştı, pozisyon bulmasa da rakibi engeledi. 

Ama ikinci yarıda sistemde, taktikte tutmadı. Yine Selçuk İnan’ın yanlışları maçın önüne geçti. Bu nasıl bir oyun anlayışı, bu maçta nasıl bir oyun düzeni planları kendisi de çözmüş değil sanırım. 

İkinci yarıda rakip sahaya temposunu arttırdı. Savunma boşluğunda bulduğu gollerle beklemediği skoru bluyordu. 

Oyunda boğulan, kendi alanında sıkışıp kalan Gaziantep FK bu oyunu ile tanıyamadık. Genç kaleci Mustafa yeniği gollerle skoru engelleyemedi, tecrübesine yenik düştü. S

Kısaca bu oyuna zate puan vermezler.