DURGUN AKARDI ALLEBEN -33-
Kaya Öztaş
İlköğretim öğrencilerine(Antep Savunması Öyküleri)Uzatmayalım. Tam on yedi gülle saydık mağaranın önüne,tepemize düşen.Her seferinde mağaranın ağzı biraz daha küçüldü,küçüldü,sonra tümden kapandı.Tozdan talazdan göz gözü görmez oldu.Barut kokusundan soluk alamıyoruz nerdeyse, azıcık bir delik kalmıştı ki bir tane daha düştü orayı da kapattı.Kaldık mı gara zindanlarda.Göz gözü görmüyor uşaklar ağlıyor,bağıranlar,çağıranlar…”Kele bizi diri diri mezara gömüyor bu gâvurlar”diyenler... Top atışları devam ediyor,makinelinin takırtılarını duyuyoruz.Birileri çapıt mapıt yaktı gidip baktık ki taş taş taş… toprak toprak.Mağaranın girişi iyice kapanmış.. Hava deliği kalmamış..Kele uşaklar ne yapalım? Mezarcı Hamiş dedi ki: ”Eğer bir menfez münfez açmazsak hepimiz diri diri ölürüz!”Diri diri ölmek ne demek Hamiş Amca ne dediğini biliyor mu ki ! “ Bu nasıl hanek ?” “Yanı diri diri gömülürüz-Ey zaten gömüldük,baksana….” “Peki ne yapmalı Hamiş Amca?” “Elimizle,tırnağınızla,kaşıkla,odun ne edip, ne tutup bri menfez açmalıyız..”Haydi babam başladık elimizle ,tırnağımızla ,tahta parçalarıyla delik açmaya.. Küçük taşlar kolay da,iş büyük taşlara gelince kaldıramıyoruz Taşların küçüklerini çekiyoruz büyükler kendiliğinden harr diye yuvarlanıyor...Böyle böyle epey çalıştık..Taşlar da öyle bir sıcak ki elimizi yakıyor.Zor soluk alıyoruz. Beş saat sonra mı,üç saat sonra mı ancak şöyle hava gelecek kadar bir delik açabildik..Aman ne güzelmiş dışarının o kış havası..Anladık ki dışardan da taşları kaldırmaya gelmiş mağara komşularımız… Amma bir şey söyleyeyim mi o deliği biraz daha genişlettik adam geçecek kadar,sonra da oraya bir kilim astık...kapı gibi kapı oldu ki sormayın, yel deliğini kapattık da sıcak sıcak mağaramızda oturduk!.”Yavuz elinde olmadan güldü.Demek bu denli zorluklara karşı espri yapılabiliyormuş diye geçirdi içinden.Ve son sayfaları merakla okudu.AÇLIK BEYANNAMESİ“Aylardan beri modern silâhlarla donatılmış müslüman ve Türk düşmanı hunhar Fransızın cehennemî ateşlerine göğüs geren ,kardeşlerini bacılarını,oğullarını ,ana ve babalarını seve seve mezara gömen,Antepliler bugün dışarıdaki din kardeşlerinin kısa bir zamanda imdatlarına koşacaklarını ümit ediyorlar.Düşman açlık ve sefaletimizden yararlanarak bir iki cephede talihini denedi ise de kendisini hiç beklemediği bir yiğitlik ve kahramanlık karşısında bulunca zarar ziyan görerek geri çekildi. Amacına ulaşamadı. Antep’i saldırıyla ele geçiremeyeceğini anlayınca açlıkla teslim alacağını düşünerek kuşatmayı uzattı. Ahali ve savaşanların maneviyatı* kırılmadı Din kardeşlerinden her an yardım bekledi. Bekleyişi boş çıktı,düş kırıklığına uğradı.Buna rağmen.askere günlük 300 gram ekmek,aç ve ilâçsız ahaliye de vesikalarla* her nüfusa günde ellişer dirhem ekmek,ki suda kaynatılarak acısı kısmen sonra güya tatlılanmış acı zerdali çekirdeğiyle karışımı,ekmek verilmeğe başlandı.Bu da her hane teker teker aranarak bulunan bir avuç,arpa,buğday ve sairenin karıştırılmasıyla elde edilmiştir.Hele çok şükür ki bir handa 100 timin* menengiç bulundu….Bunu ekmeğe katık olarak veriyoruz.Hayvanlarımız açlıktan ölüyor.Biz bu acılı ve sefil günlere ağlayarak, inleyerek yazıyoruz. Buna gökte melekler de ağlayacaktır.On aylık özverinin karşılığı açlıkla yenilgi midir? Din,namus vatan uğrunda Antep’i düşmana teslim etmiyoruz...Vatan,din,namus duygularıyla kalpleri titreyen din kardeşlerimiz sizlerden yardım bekliyoruz…Açlıktan inleyen biz savunucu savaşçıları kurtarmaya koşmayacak mısınız?Bugün Dünyada insanlar arasında,yarın öbür dünyada tanrının huzuruna ne yüzle çıkacaksınız? Gelecek kuşakların size vereceği hükmü şimdiden düşünmeyecek misiniz?Camileri harap,memleketleri mahvolmuş evleri barkları, viran olan babasız evlât,evlâtsız babaların hayatları horlanmış bu 25.000 müslümanın imdadına koşmayacak mısınız?İşte bu Türk yavruları Allahtan ümitlerini kesmiyor,hâlâ sizleri bekliyor...Her saat bekliyor. Şu üç gün içinde imdada ulaşamadığınız takdirde bu beyanname Antep’in 25.000’’i aşkın gözü yaşlı,bağrı yanık ahalisinin son selâmı olup babalarıyla evlâtlarıyla ölümü beklediklerini sizlere bildiririz .. 13/14 Ocak 1921*Maneviyat :Yürek gücü,moral.Maddi olmayan. *Vesika : Belge. *Timin :Eski bir ağırlık birimi.
Yorumlar