Prof. Dr. Sedat Işıkay, epilepsi hastalarının oruç tutmasının sağlık açısından riskler barındırdığını belirterek, "Epilepsi, beyindeki anormal elektriksel aktivite sonucu ortaya çıkan ve nöbetlerle kendini gösteren bir hastalıktır. Uzun süreli açlık, susuzluk, yorgunluk ve uykusuzluk gibi faktörler, epilepsi nöbetlerini tetikleyebilir. Özellikle ilaç kullanımı, epilepsi tedavisinin temelini oluşturur. İlaçların düzenli ve saatinde alınması büyük önem taşır. Oruç sırasında ilaç saatlerinin aksaması, nöbet riskini artırabilir" dedi.
"DİNİMİZDE HASTALAR İÇİN KOLAYLIK VAR
İslam dininin, sağlık sorunları olan kişilere oruç tutmama konusunda kolaylık sağladığını hatırlatan Prof. Dr. Işıkay, "Hastalık, yolculuk veya başka mazeretler nedeniyle oruç tutamayanlar, bu ibadeti daha sonra yerine getirebilir veya fidye verebilir. Bu nedenle, epilepsi hastalarının oruç tutmaması dinen bir sorun teşkil etmez. Sağlık, İslam'ın öncelik verdiği bir konudur ve hastaların kendilerini riske atmamaları esastır" ifadelerini kullandı.
EPİLEPSİ NEDİR VE NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Epilepsinin, beyindeki nöronların anormal elektriksel aktivitesi sonucu ortaya çıkan bir hastalık olduğunu belirten Prof. Dr. Işıkay, "Nöbetler, kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Bazı hastalarda anlık dalma veya boş bakma şeklinde görülürken, bazılarında bilinç kaybı, kasılma veya ağızdan salya gelmesi gibi daha ciddi belirtilerle kendini gösterebilir. Epilepsinin nedenleri arasında beyin enfeksiyonları, travma, tümörler, metabolik hastalıklar ve genetik faktörler yer alır. Ancak bazı hastalarda altta yatan neden tam olarak tespit edilemeyebilir" diye konuştu. Epilepsinin tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Işıkay, "Özellikle çocuk hastaların yüzde 90'ından fazlası uygun tedaviyle iyileşebilir. Tedavide antiepileptik ilaçlar kullanılır. İlaçlara yanıt vermeyen dirençli epilepsi hastaları için ise özel diyetler, beyin pili veya cerrahi müdahaleler gibi seçenekler değerlendirilir" dedi.