Sosyal medya hesabından madde madde ‘Gaziantep denilince’ başlığı altında bilgi veren Meriç, “ İl dışına çıktığımızda ilk sorulan soru Gaziantep’te ne kadar mülteci var? oluyor. Resmi rakamlara göre 400 bin, gayri resmi olarak ise 600 bin olduğu ifade ediliyor. Yani, Gaziantep deyince ilk akla artık Suriyeli mülteciler geliyor” dedi.
Bir zamanlar Gaziantep denilince akla tarihi dokusu, sanayi ve ticaretteki yaratıcılığı, memur ve öğrencilerin tercih ettiği, birlik, beraberlik ve dayanışmanın başkenti geldiğini belirten Meriç, “İnsani ve vicdani, ilimin ve bilimin, yaşamsal alanın gölgesinde düşündüğümüzde Gaziantep denilince akla sosyal yaşamı bozulmuş, pahalı bir şehir geliyor. En önemlisi, Gaziantep artık Suriyeli göçmenlerle anılan bir kent oldu. İl dışına çıktığımızda ilk sorulan soru Gaziantep’te ne kadar mülteci var? oluyor. Resmi rakamlara göre 400 bin, gayri resmi olarak ise 600 bin olduğu ifade ediliyor. Yani, Gaziantep deyince ilk akla artık Suriyeli mülteciler geliyor”
AKLA NE GELİYOR
Melih Meriç sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla dikkat çekti. Gaziantep denilince diye başlayan Meriç “Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre Türkiye'nin ve Avrupa'nın en kirli havasına sahip, bir yıl içerisinde 135 gün hava kirliliği yaşanan bir şehir akla geliyor. Günde ortalama 3-4 bebek ölümünün yaşandığı şehir geliyor. 2013 yılında temeli atılan, 4 sağlık bakanı değiştiren ve açılmasına rağmen sorunların bitmediği bir şehir geliyor.
EN KALİTESİZ EKMEK ÜRETEN ŞEHİR
“Un ihracatında şampiyon olan ama ülkenin en kalitesiz ekmeğini tüketen bir şehir akla geliyor. 200 bin bisikletin dağıtıldığı ancak bisiklet yollarının olmadığı bir şehir geliyor. 20 yıldır otopark ve kent içi trafik sorununa çare bulamamış bir kent buluyoruz karşımızda. Başta fıstık baklava olmak üzere coğrafi işaretini aldığı ürünlerin dahi en pahalı olduğu kent geliyor aklımıza”
FAHİŞ FİYATLAR
“Memurun, öğrencinin hayat pahalılığı, fahiş kira fiyatları nedeniyle gelmek istemediği bir kentle yüzleşiyoruz Gaziantep deyince. İntiharlar, uyuşturucu bağımlılığının artışı, eğitimdeki başarısızlık ve bir tarafı Avrupa bir tarafı Afrika olan çarpık yapılaşma”
