Gaziantepspor, sezonun geri kalan 16 haftasının en rahat maçlarından birisini oynadı ve hakkıyla Çaykur Rizesporu 2-0lık skorla mağlup etmeyi başardı. Rakibin özellikle hücum gücünü bilmeyen yoktur. Galatasaraya, Trabzonspora karşı oynadıkları maçlarda bile 3 gol atmayı başarmışlardı..
Maç öncesinde galibiyetin bu kadar rahat geleceğini kimsenin beklemediği gibi böyle bir maçın 13 dakikada biteceğine ihtimal dahi verilmezdi. Ama Gaziantepspor son maçlarındaki moral ve motivasyonunun da etkisiyle maça her zamankinden daha arzulu ve iyi başladı. Nitekim üst üste bulduğu gollerle de hak ettiği galibiyeti, kendini yormadan aldı.
Taraftar uzun zaman sonra gerçekten hem 'MUTLU' oldu, hem de 'UMUT' doldu. Takım istekli, arzulu ve coşkulu oynayınca, bunun karşılığında herkes seviniyor, şehrin havası bile değişiyor.
Orkan Çınar ve Erdem Şene de ayrıca parantez açmak gerekiyor. Orkan bu formunu istikrarlı bir şekilde sürdürürse sezonun en flaş oyuncusu olarak anılacak ve yine büyük takımların tekliflerini yazmaya başlayacağız. Erdem Şen ise bu takımın vazgeçilmez oyuncusu olmuş durumda. Hem saha içinde hem saha dışında büyük bir karakter sergiliyor. Gerçekten bu formaya çok yakışıyor, umarım o da bu performansını sergilemeye devam edecektir.
Bundan sonra kritik bir süreç başlıyor Gaziantepspor için. Özellikle Rizespora karşı alınan kritik galibiyetin ardından gelecek hafta oynanacak olan Antalyaspor maçı daha da önemli hale geldi.
Kısa bir araştırmayla Gaziantepsporun son 6 sezonunda 16. haftaya kadar topladığı puanlara göz attım. Bu sezon toplanan 22 puanla son 5 sezonun en yüksek puan topladığımız ilk yarıyı oynuyoruz. En son Tolunay Kafkas döneminde yani 2010-2011 sezonunda Gaziantepspor 23 puan toplamış ve sezon sonunda ligi 4. sırada bitirerek UEFA Kupasına katılma hakkı kazanmıştı.
Mutlu Topçudan kimse böyle bir kadroyla, böyle bir puan beklemiyordu bu başarının mimarı olarak onu da unutmamak gerekir.
Gaziantepspor yine son UEFA Kupasına katıldığı zaman ligin ilk yarısını 24 puanla kapatmıştı. Gelecek hafta Antalyaspor maçında alınacak bir galibiyetle ilk yarıyı 25 puanla kapatmış olacağız ve o başarılı sezonu bile geçmiş olacak kırmızı siyahlılar.
Eğer bu senaryo gerçekleşirse gerçek hedefler o zaman daha net görülecek. Planlar yeni statla birlikte kurulsa da yönetim düğmeye devre arasında basmaya başlamalı. Yapılacak transferlerle üst sıraları zorlayacak daha güçlü ve alternatifli bir kadro kurulmalıdır.
Bu takımın son altı maçını da kaybetmediğini göz önüne alarak, bu sezon hedefsiz bir şekilde geçiştirilmemeli. Oyuncuların heyecanı ve arzusunu, yönetim de paylaşmalı ve üstüne düşen görevi devre arasında yerine getirmelidir.