Benzine zam geldi! Sırada motorin var Benzine zam geldi! Sırada motorin var

Karabiber, “Hep beraber yaklaşık yüzde 10 daha fakirleştik. Sermaye her zaman ürkektir ve belirsizliği sevmez. Hukuk onun en büyük güvencesidir” dedi.

EKONOMİK PROGRAM SEKTEYE UĞRADI

Karabiber, İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi, çeşitli suçlamalarla gözaltına alınmasının ekonomik, siyasi ve sosyal sonuçları olacağını belirtti.  Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması haberleri sonrası borsa ve döviz piyasalarında ciddi bir hareketlilik meydana geldiğini belirten Karabiber şunları söyledi:”Bir defa, son 1 yıldır, özellikle geniş halk kesimlerine ciddi bedeller ödetilerek uygulanan ekonomik program ciddi bir sekteye uğramıştır. 

YENİ BİR ENFLASYON SÜRECİ GETİRECEKTİR

Sabah saatler içerisinde USD kuru 41, EURO kuru 44 TL’ye kadar atak gerçekleştirdi. Bu fiyatlamalar bir gün önce ile karşılaştırıldığında yaklaşık yüzde 10’luk bir değer artışına tekabül etmekteydi. Mal ve hizmet fiyatlarının dövize endeksli belirlendiği bir ülkede, yaşanan kur artışlarının mal ve hizmet fiyatlarında yeni artışların yaşanması durumunu ortaya çıkaracaktır. Mal ve hizmet fiyatlarında yaşanacak artışlar, yeni bir enflasyon sürecini de beraberinde getirecektir.

YÜZDE 8 FAKİRLEŞTİK

Ocak’ta 625 USD olan net asgari ücret, bugün itibariyle 581 USD’ye, en düşük emekli aylığı da yılbaşındaki 409 USD olan seviyesinden bugün itibariyle 380 USD’ye gerilemiştir. Net ifadeyle dün hep beraber yaklaşık yüzde 10 daha fakirleşmiştik. Saatler içerisinde yaklaşık yüzde 10 yükselen kura, Merkez Bankası, ciddi bir rezerv yakmak suretiyle müdahale etmiştir. Ne kadarlık bir USD satışı yapılarak müdahale edildiği hususunu, MB’nin haftalık bilançosu açıklandığında göreceğiz.

BU OPERASYONUN OLACAĞINI KİMLER BİLİYORDU?

Sermaye her zaman ürkektir ve belirsizliği sevmez. Hukuk onun en büyük güvencesidir. Dün yaşanan süreç, son dönemde artmaya başlayan dış sermaye girişlerini olumsuz etkileyecektir. Yaşanan bu gelişmeler, son dönemde hem finansmana erişimde, hem de finansman maliyetleri konusunda sıkıntı yaşayan firmalarımız için olumsuz bir durum ortaya çıkaracaktır. Yine son dönemde artan döviz kredi kullanımı sebebiyle, döviz pozisyon açığı oluşan firmalarımız için, kur atağı, risk oluşturmaktadır. Ve belki de en önemli soru şu: ‘Bir gün önce bu operasyonların olacağını kimler biliyordu? 36,60 TL kurdan kimler kaç USD aldı, dün sabah 41 TL’den kim, kaç USD sattı”, bu sorunun üzerinde durulmasını önemsiyorum.”

ERKEN SEÇİM GÖRÜNMÜYOR
Bu olayın siyasi sonuçlarıyla ilgili de yorumda bulunan Karabiber, “En başından beri görüşüm, ülkemizin tek yakıcı gündeminin ekonomi olduğu, CHP’nin bu çerçevede çözüm önerileri ve kadrosunu açıklamak suretiyle geniş halk kesimleri ile buluşması yönündeydi. Sayın Tayyip Erdoğan’ın bu koşullarda seçim yapmayacağını, yapılacak seçimin de, 2027 sonbaharından önce olmasının çok mümkün görünmediğini ve o zamana kadar da köprünün altından çok sular akacağı fikrimi her platformda savundum” dedi.

ERKEN SEÇİM TARTIŞMALARI YERSİZDİ
Belediyelerin hizmet, partilerin siyaset üretme yeri olduğunu dile getiren Karabiber şöyle konuştu:”Ancak, partinin siyaset üretme konusunda çok verimli olduğunu söylemem mümkün değil. Özellikle yerel seçimlerden sonraki ‘yumuşama’ süreci ve sonrasında yaşananlar, AK Parti’ye bir toparlanma zamanı kazandırdı. Bunun akabinde, ‘Tayyip Erdoğan’ı anlayamadan’ gerçekleştirilen yersiz erken seçim çıkışları ve yangından mal kaçırırcasına belirlenmek istenen cumhurbaşkanı adayı süreci, bugüne gelinmesinin ciddi bir sebebi olduğu kanaatindeyim.

ÖRTÜLÜ SİYASİ YASAK

Hukukun vereceği her türlü karara tabi ki saygılıyız. Ama hangi hukukun? Allah aşkına bu memlekette hukuka güvenen kaç kişi kaldı? Özellikle diplomanın iptali sonrası kararı idari yargıdan döneceği konusundaki fikri anlamsız buluyorum. Sonra devam edeceği söylenen istinaf, AYM ve AİHM süreçleri de öyle kısa zamanda sonuçlanacak süreçler olmayacaktı ki, burada da diplomanın iptali kararının Örtülü bir siyasi yasak olduğunu belirtmeliyim. Dünden sonra yeni bir yola girilmiştir. CHP, ya bir yol bulmalı, ya bir yol yapmalıdır. Ama, o yol artık ana kuzusu gibi siyaset yapmakla olmayacaktır. Yok uzlaşalım, yok el sıkışalım tavrı bir an önce bırakılmalı, kitlesel, etkili ve kadrocu bir siyaset anlayışı ortaya konulmalıdır.”

GÜÇLÜ DURMALIYIZ
Olayın sosyal sonuçlarına da değinen Karabiber, CHP için zamanın bir arada, güçlü durma zamanı olduğunu belirterek şunları dile getirdi:”Acaba Sayın Ekrem İmamoğlu “cumhurbaşkanı adayı olacağım” demese başına bunlar gelir miydi? Bunu bilmem ama, Sayın İmamoğlu’nun bu toplum için göğsünü siper edip, her türlü riski alarak, bedeller ödeyerek siyaset yaptığı konusunda net fikir sahibiyim. Konfor alanında kalabilir miydi? Elbette kalırdı. Buna kim ne diyebilirdi?

HALK DAHA GÜÇLÜ SAHİP ÇIKMALI

Yağ içinde ballı börek hayatına devam edebilirdi. Ama O, bunu tercih etmedi. Böyle bir siyasetçiye toplum her ne olursa olsun, sonuna kadar güçlü bir biçimde sahip çıkmalı, arkasında durmalıdır. Gaziantep’te CHP İl Başkanlığı’nın Atatürk anıtındaki açıklamasına bir vatandaş sorumluluğu çerçevesinde katıldım. Gün boyu yapılan açıklamaları izledim. Ama üzülerek söylemeliyim ki, halkı için bu bedeli ödeyen kişiye, halkının daha güçlü sahip çıkması gerekirdi.

UMUT YILMAZ NEDEN SESSİZ KALDI?
Eğer bu halk kendi için kendi için göğsünü siper ederek mücadele eden siyasetçilerine sahip çıkmazsa, korkarım ki, önümüzdeki süreçte konuşacak ve mücadele edecek siyasetçiler bulamayabilirler. Ha burada, son iki gündür yaşanan olaylar karşısında hemen her CHP’li belediye başkanı tavır ortaya koyarken ,  Sayın Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz’ın sessiz kalmasının da, kamuoyunda merak uyandırdığı konusundaki uyarı mı da, yapmış olayım!!...Bu türlü durumlardaki sessizlik ya da taşlar yerine otursun da bir bakarız tavrı farklı tartışmaları da beraberinde getirir.” Meral KINACILAR ERBEKTE