Kilis Türkiye haritasında güney sınırımızda bulunan bir ilimiz.
Yılbaşından bu yana Kiliste yaşananlar hem devletimizin yöneticileri, hem halkımız, hem de medya tarafından yeterince ciddiye alınmıyor.
Kilis bir korku filminin seti konumunda. Kilis halkı da oyuncular. Ancak bu bir film değil, gerçeğin ta kendisi. Gökyüzünden serseri füzeler geliyor ve kimin başına düşeceği belli değil.
Yılbaşından beri Kilise seksen kadar füze atıldı. Yirmiyi aşkın Kilisli öldü. Seksenden fazla yaralı var. Her gün sabah ve akşam saatlerinde Suriyenin Bab bölgesinden atılan füzeler günlük olarak devam ediyor. Yedi/sekiz füzenin aynı günde atıldığına şahit oluyoruz. Kilisin kişiliğinde Türkiyeye savaş ilan edilmiştir. Herkes her an ölüm beklentisi içinde. Olanağı olanlar Kilisi terkettiler. Kalanlar da terketmeye devam ediyor. Yüz yirmi yedi bin sığınmacıyı ağırlayan Kilisliler bugün için sığınmacı durumuna düştüler.
Ne zaman, nereden gelip nereye düşeceği belli olmayan füze korkusu yüzünden halkın tamamının psikoloji bozulmuş durumda. Devlet Kilise kırk kadar psikolog göndererek sorunu çözmeye çalışıyor. Psikologlar füze atışlarını durdurabilecekler mi? Füzeler geldiği sürece Kilise psikoloji üniversitesi de açsanız kıl kadar yararı olmaz.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti dünya üzerinde tarihi ve coğrafyası açısından sayılı devletlerden biri. Sınırın hemen ardındaki teröristlerden bir ilimizi korumaktan aciz mi kaldı acaba?
*
Rusya ile ABD Ortadoğu coğrafyasının paylaşımı ve yapılacak sınır değişiklikleri konusunda anlaşmış durumda. ABD, BOP projesinin hayata geçirilmesinin son aşamalarını uyguluyor. Bu projede Türkiye sınırlarının değiştirilmesi var.
ABD dostumuz, bize kalleşlik yapmaz diye düşünenler akıl tutulması içindeler. Ülkeler arasında dostluk söz konusu olamaz. İlişkileri çıkarlar yönlendirir. Geçmişte Çekiç Güçün Kürt devleti kurulması ve PKKya destek için kullanılması gibi şimdi de İncirlik BOP Projesinin uygulanmasında kullanılmakta.
Ülkemizde aklıselim sahibi insanların iyi düşünmeleri gerekir.
Savaşların maliyeti çok yüksektir. Bu kadar hızlı ve zamana yayılan acımasız bir savaşta IŞIDın finans kaynağı araştırılmalı. Kilise atılan Katyuşa füzeleri IŞIDa bayram hediyesi olarak verilmiyor. Rus yapımı bu füzeler Rusya tarafından verilmekte. IŞID ile Rusya kol kola savaşıyor. Suriyeye bir süre önce verilen Rus desteğinde IŞID mevzileri Rus uçaklarınca hiç vurulmadı.
ABD incirlikten kaldırdığı uçaklarla boş araziyi bombalayıp geri dönüyor. Asıl amaç vurmaktan çok Suriye haritasındaki durumun projeye uygunluğunu kontrol etmek.
Ülkeyi yöneten AKP hükümetinin Kilis konusundaki tutum ve davranışını anlamakta zorlanıyorum. Ciddi bir hükümet önce IŞIDa durması için ihtarda bulunur. Sözü dinlenmezse bir şafak vakti sınır ötesi operasyona başlayarak Kilise atılan füzelerin hesabını acı bir şekilde sorar.
*
Hatırlarsanız, bir ara Suriyeye komşu illerimize NATOnun Patriyot füzeleri konuşlandırılmıştı. Ne hikmetse bu füzeler geldikleri yere taşındılar. Türkiye NATO üyesidir. Sözleşmenin 5. Maddesi gereğince ülkemize sınır ötesinden yapılan saldırılarda bizimle ortak hareket etme mecburiyeti var. Ne NATO olayları görüyor, ne de hükümetimiz böyle bir talepte bulunuyor.
Kilis halkı görünen düşmandan çekinmez. Düşman karşıda ise ve devlet gerekeni yapmıyorsa kendi savunmasını kendisi yapar. Ancak, ortada görünen bir düşman yok. Arada geçiş yasağı olan bir sınır var.
Dünya Lideri(!) Sayın Cumhurbaşkanımız her gün ekranlardan saatlerce konuşuyor. Ancak bir gün de Kilisten söz ettiğini duymuyoruz.
Kiliste devleti temsil edenler de 'Abdestsiz sokağa çıkmayın. Evlerinizin kuzey taraflarında yatın. Yerçekimi var, tabi ki füzeler düşecektir. Ben Süpermen değilim ki, füzeleri havada yakalayayım. Füzeler yanlışlıkla düşüyor olabilir… gibi Kilis halkının aklıyla alay eden tavsiyelerde bulunmaktalar.
Ülkemizin en önemli sorunu başkanlık sistemi ile paralel yapı operasyonları mıdır?
Güneydoğuda sayıları dört yüzü aşan şehitlerimizin ve tümüyle, taksit taksit yok edilmeye çalışılan Kilis ilimizin yaşadıkları sorunlar ciddiyeti olmayan sorunlar mı?
TSKne 'Bu sorunu çözün..: emri verilmeli. Unutulmamalıdır ki, Hataydan gürleyen bir paşamızın sesini duyan Esatın babası Hafız Esat sıfırı tüketerek APOyu derhal sınır dışı etmiştir. Apo dünya üzerinde sığınacak bir yer bulamamıştır.
Kiliste yaşanan ve ciddi bir devlet için onur kırıcı olan olaylar yüzünden gerekiyorsa Suriyeye girilmeli, Suriye ve destekçisi Rusya ile savaş göze alınmalıdır.
Aksi halde şamar oğlanı olduğumuz ispatlanacak ve canı çeken ensemize silleyi patlatacak…