Bu ödülden oldukça mutlu olan Şahin, “Pakistan devlet nişanı kadar değerli, anlamlı ve özel ikinci bir nişana layık görülmüş olmanın şerefini ve onurunu yaşıyorum. Bu benim için en büyük nişan” dedi..

RABBİMİN LÜTUFU
Sosyal medya üzerinden aldığı ödülle ilgili paylaşımda bulunan Şahin şunları dile getirdi:”Ülkenizin ve milletinizin netameli ve zor zamanlarında nerede nasıl konumlandığınız, konuşlandığınız gerçek sizi, gerçek kimlik ve karakterinizi ortaya koyan bir sınanma, kader ve aynı zamanda bir lütfu ilahidir…Mesela askerliğimi Çanakkale’de şüheda ruh ve ikliminde yapmış olmak, 15 Temmuz gecesi TBMM’de bombalar altında eşim ve oğlumla direnmek, 86 yıl aradan sonra Ayasofya’da kılınan ilk cuma namazını 3. Safta kılmak Rabbimin bana bahşettiği büyük lütuflardan bazılarıydı…

30 GÜN NURDAĞI’NDA KONUŞLANDIM

En büyük lütuflardan biri de İslamabad’ta bir toplantıda olmam gerekirken (öğlen saatlerinde vuku bulan ikinci depremi (7.6) fay hattı üzerinde yaşadığım) 6 Şubat depremlerinin ilk anından itibaren 30 gün kesintisiz Nurdağı’nda konumlanmış ve konuşlanmış olmaktı… Rabbim bir daha ne milletimize ne de insanlığa yaşatmasın. Tüm deprem bölgeleri içinde en büyük yıkımın ve nüfusa oranla en fazla can kaybının yaşandığı Nurdağı'nda kardeşlerimin acılarını bölüşmek Allah’ın herkese nasip edeceği bir nimet değildi...

Erdemoğlu Trabzon'da spor komleksi açıldı Erdemoğlu Trabzon'da spor komleksi açıldı

BENİM İÇİN ŞEREF VE ONUR

Hayatta şahsıma tevdi edilen manevi değeri olağanüstü yüksek ödüller, nışanlar oldu. Bunlardan bugüne kadar en değerlisi ise 250 milyon nüfusa sahip kardeş ülke Pakistan Devletinin şahsıma layık gördüğü Sitar-ı Pakistan devlet nişanıydı, Bugün Nurdağı Kaymakamlığımızın bana gönderdiği bir mektup ve plaketle Pakistan devlet nişanı kadar değerli, anlamlı ve özel ikinci bir nişana layık görülmüş olmanın şerefini ve onurunu yaşıyorum... Nurdağımızda 30 gün boyunca yaşadıklarım, huzur-u ilahide Rabim; “Bana neyle geldin Ali?” diye sorduğunda Rabbime belki kurtuluşum için arzedeceklerimdi. Şimdi bu gelen mektubu muhafaza edip o 30 günün en müşahhas şahidi olarak Rabbime arzedeceğim inşallah.”

Editör: Ebru Kont