Muhalefetin yapamadığını sosyal medyada her konuda iktidarı uyararak hatta eleştirerek yapan Tayyar, “Ekonomi yönetimi emekli maaşına 2 bin liralık artış düşünüyor ama cumhurbaşkanımızın bu rakamı arttıracağı kanaatindeyim. Arttırılmalı da” dedi.

EKONOMİ YÖNETİMİ BUNA DİKKAT ETMELİ

Ekonomik programın başarıya ulaşması için toplumun direnç katsayısının arttırılması gerektiğini söyleyen bu konuya şu  örneklerle açıklık getirdi:
“İlaç kutusunu açtığınızda içinden ek olarak kullanım talimatı çıkar. İlacın muhtevası, kullanma şartları ve muhtemel etkileri yazar o metinde. Misal. Hastanın o ilaca alerjisi varsa kullanılması istenmez. Kusma, kızarıklık, nefes tıkanıklığı gibi beklenmedik bir gelişme olursa ilacın bırakılması ve hemen doktora başvurulması tavsiye edilir. Ekonomi yönetiminin topluma içirmeye çalıştığı acı ilacın kullanım formu da bundan farklı olmasa gerek. Ama siz sadece ilacın muhtevasına odaklanır, kullanma şartları ve muhtemel yan etkilerine duyarsız kalırsanız, hastayı iyileştirmez, belki öldürürsünüz. 

TOPLUMSAL BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ ÇOK ZAYIF

“Bir başka misal. Doktor hastayı ameliyata almadan önce kan değerlerine, tansiyonuna, bağışıklık sistemine ve ihtiyaç duyduğu başka test sonuçlarına bakar. Veriler olumsuzsa hasta ameliyata uygun hale getirilmeye çalışılır. O sebeple mevcut ekonomik program, ne kadar ideal olursa olsun, emekli maaşının 10 bin lira, asgari ücretin 17 bin lira olduğu ortamda aşırı doz etkisi oluşturur. Toplum nefes alamaz, nitekim alamıyor. Toplumsal bağışıklık sistemi çok zayıf, programı kaldıracak güçte değil. 

EMEKLİ MAAŞLARI ARTIRILMALI

Ekonomik programın başarıya ulaşması için toplumun direnç katsayısı arttırılmalıdır. Bu bağlamda Cumhurbaşkanımızın ekonomi yönetiminin direncine rağmen mevzuya el atması, emekli maaşlarının arttırılmasını istemesi, çok önemli. Ekonomi yönetimi emekli maaşına 2 bin liralık artış düşünüyor ama cumhurbaşkanımızın bu rakamı arttıracağı kanaatindeyim. Arttırılmalı da. Ekonomide acı reçeteye ihtiyaç varsa önce toplumun bağışıklık sistemi güçlendirilmelidir. Aksi halde bu şartlarda 4 yıl seçimsiz geçmez, geçse bile sonu iyi olmaz.”