Gazişehir, Erzurum deplasmanına hiç şüphesiz galibiyet hesapları yaparak gitti ve maça da o atmosferde başladı. Erkan Sözeri kadro seçiminde cezalı Ahmet Kesim’in yerine alternatifi olmadığı için Sinan’la başlarken, asıl sürprizi Segbefia-Okan tercihinde yaptı. Defansif bir orta saha olan Segbefia’yı kulübeye çeken Sözeri, ofansif bir Okan ile ‘ben maç boyunca hücum oynayacağım’ mesajını vermiş oluyordu.
Maç da tam Erkan Hoca’nın istediği gibi başladı. 15. ve 16. dk’larda yakalanan 2 net pozisyon Gazişehir’in maçı domine edeceği algısı yarattı. Fakat 19.dk’da öyle garip bir pozisyon oldu ki disiplinsizlik kelimesinin lügatteki karşılığı gibiydi. Haftalardır çok kötü oynayan Gökhan, Burhan Eşer’le yan yana giderken koşuyu bıraktı ve o Burhan ceza sahasına kadar gidip ortasını yaptı. Pası iyi atabilse golle burun buruna geleceklerdi. Bunu gören Sözeri anında 5 oyuncusunu ısınmaya göndererek saha içindeki oyuncularına da sinyali vermiş oldu. Ama bu takımın belki de en önemli oyuncusu olan Gökhan’ın çok kötü performansı, oyundan alındığı 58. dk’ya kadar devam etti. Rakip Erzurum’un ilk kez tehlikeli geldiği atakta Gökhan Karadeniz’le golü bulmasıyla geriye düşen Gazişehir, ilk yarı bitimine kadar kompakt oyundan uzaklaştı ve suni bir baskı kurdu. Del Valle ve Mehmet Erdem’le pozisyon bulsa da golü bulamadı. Mehmet Erdem’in etkili şutu ise üst direkte patladı.
İkinci yarıda 49. dk’da rakip 10 kişi kalınca Serdar-Ba değişikliği yapıldı ve rakip kaleye iyice yüklenildi. Oyun resmen tek kale oynanmaya başladı ama Yasin’in kaptırdığı topta 19.dk’da Gökhan’ın yaptığına benzer şekilde, bu kez Okan seyredince Erzurum 2.golü buldu. Bunun üzerine Gökhan’ın yerine Himmeti, Tugay’ın yerine de Ermin Zec’i oyuna süren Sözeri tüm riskleri aldı ve iyice kapanan rakibine karşı deyim yerindeyse 2-3-5 sistemiyle oynadı. Sinan ve İsmail’i geride tek bırakan Erkan Hoca, bu ikilinin önüne süratine güvendiği Yasin’i çekti. Erdem ve Okan’la servis yapıp ileride 5 hücumcuyla golü aradı. Fakat Zec’in kafa golü haricinde 7 tane çok net gol pozisyonundan yararlanamadı ve maç 2-1 bitti.
Geçen haftaki ‘Adım Adım’ başlıklı yazımda, kazanılan Adana Demirspor maçında kaçırılan gollere dikkat çekmiş ve son vuruşlardaki panik durumunun ivedi çözülmesi gerektiğinin altını çizmiştim. Bu durum aslında Denizli ve Ümraniye maçlarında da hasıl olmuştu. Erkan Sözeri’nin bu sorunu acilen çözmesi gerektiğini yineliyor, bu mağlubiyete rağmen bu takımla gurur duyuyoruz. Bu maça şu açıdan bakmak istiyoruz: Tek kale oynanan, çok baskılı oynanan, 10’dan fazla net pozisyon bulunan bir maç… Kaleye atılan 21 şut, atılan 16 korner… Direkten dönen, çizgiden çevrilen toplar… Sanki ‘topun canı vardı’ ve kaleye girmek istemedi.
