Genellikle bir maç kazanıldıktan sonra, diğer maçımızı deplasmanlarda hep kaybediyoruz
Çünkü son Eyüpspor maçıyla takımımız 32 puana ulaştı sıralama da onuncu.
Bu gibi durumlarda rakip sizi önemserken siz puanın yeterli olduğunu zannedip motivasyonunuzu yitirirsiniz.
Bir de konu deplasman olunca işler tamamiyle değişiyor.
Çanakkale geçilmezi oynaması gereken takımımız atağa çıkarken geri dönemediğinden golleri kalesinde görüyor.Deplasmanlarda gol ararken gol yeme hastalığı bundan.
Rakibi hemen kapatamıyoruz.
Bilhassa kanat oynayan rakipler bize karşı çok rahat pozisyona giriyorlar.
Ceza sahası içine kümelenmiş bir GaziantepFK futbolcu grubu, ceza sahası dışında şut çekmeye hazır rakibini unutuveriyor.
Defans yapmak kaleci hariç on kişi ile kaleyi korumak değildir, üstelik golcüleri de bu işe dahil.
Kenan Kodra uzun boylu korner atışlarında yardıma gelmesini anlarım ya baoteng ve Okereke’nin ne işi olabilir.
Onlar geriye gelince rakip tüm hatlarıyla üstünüze gelmesini sağlamış oluyorsunuz.
En azından bir kişi ilerde beklemesi gerekirken.
O bir kişi rakip defanstan iki futbolcunun ileri çıkmasını engeller.
Bu müzmin bir hastalık haline geldi, bilhassa deplasmanlarda.
Bundan sonraki 4 maçın 3’ü deplasmanda…
Bu tehlikeli bir viraj.
Motivasyon üst düzeyde olmalıdır
Beşiktaş’ın oynadığı futbol incelenirse rakip saldırırken kaptığı toplarla hızlı hücum yaparak golleri bulmuştur.
Bu durumda bunu gözardı etmek büyük hatalara davetiye çıkarır.
Eyüpspor maçına dönelim yanılmıyorsam dk 64 ve 2-1 galip takımımız.
Tüm hatlarıyla rakibin üzerine giderken kaptırılan topla defansımız ve kalecimiz üç Eyüpspor’u futbolcuyu kale önünde gördüler
Çünkü defans dönememişti, orta saha kopmuştu.İki defans oyuncumuz rakibi durdurmaya çalışıyordu.
Ve Eyüpspor’lu futbolcunun vurduğu gollük şutu boyu uzun olan Burak inanılmaz çelmişti
Bu gol olsaydı ve maç 2-2’ye gelseydi maçın sonu ne olurdu düşünmek dahi istemiyorum.
2-1 galipken rakibin kontra topunu yemenin nedenini Selçuk hoca oyun sistemi ile kendi düzeltecek.
Beşiktaş’a karşı sahanda oynadığın gibi oynayamazsın.
Defansı böyle bomboş bırakamazsın. Hızlı adamlarıyla seni daha ilk dakikalarda vururlar.
Kupa maçında Fenerbahçe’nin 27 dakika da attığı üç gol bu dağınıklığın nedenidir.
Defansta kim nerede, hangi bölgede belli değildi.
Sadece kale önüne birikmiş kalabalıktan ibaretti.
Ön direk, arka direk parselasyonu yetersizdi ve ceza sahası dışından vurulacak şutlara da önlem alınmamıştı.
Korner atışlarımıza artık iyi çalışmamız gerekir.Kısa düşen ortalarda ön direkte hiç bir futbolcunun yer tutmamasını garipsiyorum.
Bu dört maçta üst düzey bir motivasyona ihtiyacımız vardır.
Artık yenelim şu deplasman sıkıntısını.