HASTALIK KAYGISI -2-
İsa Altun
DSM (Mental Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı) 5 Tanı Kriterleri’ne göre hastalık kaygı bozukluğuna sahip insanlarda bu belirtiler bulunur: Kişi ağır bir hastalığı olduğunu ya da olacağını düşünüp durur.Kişide bir hastalık belirtisi yoktur ya da çok hafif belirti vardır. Ailesinde bir hastalık öyküsü bulunuyorsa ya da hastalık riski varsa bunu sürekli ve aşırı düzeyde düşünür. Kişi sağlığıyla ilgili kolaylıkla korkuya kapılır ve yüksek düzeyde bir kaygı duyar.Başka bir rahatsızlık durumu varsa ya da hastalık çıkma olasılığı yüksekse, (örneğin ailede bir hastalık öyküsü varsa) bu konuda sürekli düşünüp durmak aşırı bir düzeydedirKişi hastalık belirtilerine karşı vücudunu sürekli araştırır ve doktor ya da hastaneye gitmekten de kaçınır. Hastalıkla ilgili düşünüp durma; bedensel belirti bozukluğu, panik bozukluğu, bedensel algı bozukluğu, takıntı-zorlantı bozukluğu ya da sanrılı bozukluk, bedensel tür gibi başka bir ruhsal hastalıkla daha iyi açıklanamaz.Hastalıkla uğraşıp durma süresi en az altı aydır ancak korkulan özgül hastalık bu süre zarfında değişebilir.Küçük bir hastalık belirtisi bile çok ciddi algılanıyorHastalık kaygısı bozukluğuna sahip kişiler bu durumun çok mantıklı olmadığının farkında olsalar bile kaygılanmaya devam ederler. Düşünceleri ve konuşmaları genellikle fiziksel hastalıklarla ilgili endişeler etrafında döner. Bazı olgularda ise kişi düşünce ve bedensel uğraşlarının mantıksız olduğunun bilincinde olmayabilir. Bir hastalığı olduğuna dair yoğun kaygı yaşamaları küçük fiziksel değişimleri dahi (yorgunluk, ağrıyan kas, küçük bir yara gibi) ciddi bir rahatsızlığın habercisi olarak yorumlamalarına sebep olur. Cinsiyet ve diğer sosyodemografik (eğitim, medeni durum gibi) özellikler bu rahatsızlıkta belirleyici değildir. Tedavide ilaç desteği ve psikoterapi iyi sonuçlar veriyorHastalık kaygısı bozukluğu genç yaşta başlamakla birlikte, 40-60 yaş arasında da sıkça rastlanmaktadır. Tedavide en iyi sonuç, doktor kontrolünde ilaç desteği ve psikoterapi kombinasyonu şeklindedir. Psikoterapi desteği ile kişinin bedensel belirtilerini felaket olarak görmesine yol açan tetikleyici etkenler ve bu kaygıya özdeş belirtiler üzerinde durulur. Tedavi uygulandıkça da kişi daha üretken, daha işlevsel ve daha iyi hissedebilmektedir.
Yorumlar