"Allah'ın nasibi 2019'da Sultanbeyli'ye gitmiştim ve bir eve girerken seçim iptal olmuştu. Seçim iptal olduğunda ben dedim ki 'Bu seçim iptal olmadı biz yine sandığa gider, milletimiz bize hakkımız verir. Sandığa gittik ve milletimiz kat be kat fazlasını verdi. Bu topakların en büyük adaleti 86 milyon insanımızın adaleyi ve vicdanı. Çok inanıyorum buna. Bu bağlamda bu ülkede bugünde çok enteresan bir olay yaşadık. Buraya gelirken İmamoğlu'nun diploması 31 yıl sonra iptal ediliyor ve hukuksuz bir şekilde. Üniversitenin böyle bir yetkisi yok ama ateşten mal kaçırır gibi Savcılığın aşırı baskıları, geliş gidişler, Ankara'dan aramalar... Bugün diplomanın önemi çok önemli ama artık umurumda değil. Artık bu ülkede herkesin kazandığı hakları tehdit altında. Artık bu ülkedeki bütün haklarınız elinizden alınabilir."

"SEÇME HAKKINIZ DA ELİNİZDEN ALINABLİR"

"Malını hakkı, mülkiyet hakkı, seçilme hakkı, seçme hakkınız da elinizden alınablir. O bakımdan unuttukları şu var, bundan sonra milletin gücüyle ortaya çıkacak meşruiyetin dışında bir çözümümüz yok bizim. Bunun içim büyük bir çaba göstereceğiz. Değil hukuk, kanunun bile olmayan devlette atık demokratik bir yarış söz konusu değil. Bir Ramazan sofrasında bize neler konuşturuyorlar. Bir kul hakkı yediler ve kul hakkını tabiri caizse bir avuç insan bu milletyin bütün duygularını bertaraf edecek..."

Rektörden kalite vurgusu Rektörden kalite vurgusu

"Bana pazarda bir hanımefendi dedi ki, 'Niye böyle feryat ediyorsun, senin diplomanı iptal edemezler ki! Ederlerse ben senin yanında olacağım, sana oy vereceğim' dedi. Dedim 'Bak etmezlerse gelip senden özür dilerim ama ben artık bunların utanmazlıkları konusunda tahminde bulunmak istemiyorum'. O ablamız, kardeşimizi bizi izliyorsa, ne yazık ki ettiler! Hak yediler, kul hakkı yediler. O bakımdan zaten kamu gücü ile ne yazık ki iktidarın bir çok ortaya koyduğu engellerle meşru zeminde olmayan seçimlerin bundan sonra da bu şekilde olamayacağını net olarak gördük milletçe. Bu gayrı meşru elbette yargıya taşıyacağız ama artık hükümetin baskısı altında öyle bir yapı var ki, doğru dürüst, adil kararların çıkacağına dair inancım yok."

Kaynak: Cumhuriyet