Bence Gaziantep'i TEŞVİK KAPSAMI İLLER ARASINA ALMAYARAK en başta sanayici olmak üzere, büyük kesimin kul hakkını yemiştir... Bu, Gaziantepli'lerin kul hakkını yediğinin 2'nci senesidir... Ve yaklaşık 2 yıl boyunca bu sanayici, tünelin ucundaki ışığı görme adına susmuş, yetkililer tarafından oyalanmış, avutulmuş, hatta yalanlarla kandırılmıştır... Sanayicinin, hatta Gaziantep'in sesi niteliğindeki yetki ile donatılmış iktidar partisinin temsilcileri, bakanımız, milletvekillerimiz, oda başkanlarımız ve de bu şehir adına konuşma hakkını kendinde bulanlarımız, gerekli şekilde tepki vermede etkisiz kalmış, Kahramanmaraş gibi kent bütünlüğü sergilemek yerine, cılız ve etki yaratmayacak girişimlerle hem kendilerini kandırmış, hem de kendilerine ümit bağlayan işadamlarını ve sanayicileri hayal kırıklığına uğratmıştır.
İşin Türkçesi budur...
Sonuç; şu andaki durumumuzdur... Yani, Gaziantep yatırım yapanların kenti olma yerine, yatırım yapmış olanların bile KAÇMAK için harekete geçtiği bir kent haline dönüşmüştür... Başta tekstil olmak üzere birçok sektör, iflasın eşiğine gelmiş, yurt dışı ve teşvik kapsamına dahil illere taşınmaya başlamıştır... Son örnek Türkmen Tekstil, Teymur, Burhan Kaplan, Akmert firmalarıdır... Bunlar ilk etapta isimlerini sayabildiklerimdir... Tıpkı öncesinde olduğu gibi, gerisi de gelecektir... Çünkü artık dayanma güçleri kalmamıştır...
*SANAYİCİ TEPKİDE ÇOK GEÇ KALDI
İşte asıl sorun da budur... Cumartesi günü haberimizde verdiğimiz gibi SANAYİCİ AYAKLANMAKTADIR... Bana sorarsanız geç kalınmıştır... Eğer bu arkadaşlar ve onlara gizli destek veren yetkililer, bu gazete ve bu satırların yazarının 2 sene önce verdiği mücadelenin onda birini vermiş olsalardı, belki bu durumlara gelinmeyecekti...
Yaptığımız uyarılarda örnek gösterdiğimiz Kahramanmaraş'ın teşvik adına gösterdiği dayanışma, maalesef kurtuluş savaşında verilen mücadelenin evlatları ve torunları olarak bilinen Gaziantepli'ler tarafından sergilenememiştir...
Hiç unutmam Başbakan Recep Tayyip Erdoğan şehrimize geldiğinde, "bir eylem planı yapalım, herkes el ele versin, Gaziantep için haykıralım" önerisine burun kıvırıp, "olur mu yahu" diyenler, belki kendilerini kurtarmışlardır ama, bu kentte faaliyet gösteren yüzlerce sanayicinin perişan olmasına seyirci kalmışlardır...
Bir sanayicimiz anlatıyor: "Kahramanmaraşlı'lar, teşvik olayında öyle bir bütünleşme sağladı ki inanılmaz... AK Parti teşkilatı tabela indirme, milletvekilleri istifa etme, oda başkanları protesto, iş adamları ve sanayiciler eylem planı konusunda el ele verdiler. Ankara'ya gidildi, AK parti genel merkezine baskı yapıldı, bakanlarla teker teker görüşüldü ve sonuç olarak istediklerini elde ettiler"
*TRENİ ÇOKTAN KAÇIRDIK
Evet... Gaziantepli olarak ne yapıldı? derseniz, elbette yapıldı ama kararlı ve dik duruş sergilenemedi. Bu görüntü Tayyip Erdoğa'ın elbette dikkatini çekecekti ve nitekim önce Suriye'de Gaziantepli'lere söylediği yalan, sonra 'söylemişsem söylemişimdir', restine kadar gitti. Ve benim il teşkilatlarım, muhalefet partileri, oda başkanlarım, sevgili milletvekillerim bu oyun karşısında gerekli tepkisini koyamadı. Sonuç, dün Tüzme'in söylediği gibi "Biz daha işin başında bir gol yedik, artık herkes kendi başının çaresine baksın"a kadar gitti.
Şimdi hatadan dönme zamanıydı ama sonuç alınması çok zordu. Çünkü bu konuda harekete geçecek olanlar zamanında tavrını koyamamıştı... Son bir haftadan beri sanayiciler arasında toplantılar yapılıyor, komite oluşturuluyordu... Ama sonuç alınmasının imkansız olduğu, dünkü toplantıda çok net şekilde ortaya çıktı. Nejat Koçer esti yağdı, Mehmet Aslan gürledi, Cahit Nakıpoğlu "bıçak kemiğe dayandı"dedi... Birkaç sanayici çıktı "batıyoruz" dedi. Bunlara karşılık il başkanı Ökkeş Eruslu "üç-beş kişinin dışında herkes memnun, galeyana gelmeyin" dedi. Abdulkadir Konukoğlu, "teknolojinizi yenileyin" diye tavsiyede bulundu. Ve Bakanımız Kürşad Tüzmen ise "bu teşvik işi filan bitmiştir, herkes kendi başının çaresine baksın" diyerek işi kestirip attı...
*Bu yazı Sayın Ökkeş Eruslu ve Vali Kamçı'yı ilgilendiriyor
Biliyorum ki işleri zor... Ama bazı gelişmeler var ki, işte orada durmak ve kamu vicdanını rahatsız edici uygulamalardan mümkün olduğunca kaçınmaları gerekir... Efendim konumuz, Çevre Koruma Vakfı'nda 10-12 yıldan beri Eksöz ölçümleri yapan ve eksoz işi özel şirkete dönüştürülünce, bakanlık tarafından iş akitleri fesh edilen 12 personelle ilgili... Bu personellerin hepsi çoluk çocuk sahibi...Yıllarını devlete hizmetle geçirmişler. Özelleşme sonrası kendilerinin Trabzon ve Şanlıurfa'da olduğu gibi, sosyal yardımlaşma vakfının bünyesine alınmalarını talep etmişler. Ama burada çifte standart uygulanmış ve sadece 5 tanesi alınmış, geri kalan 7 tanesine kapı gösterilmiş... Haliyle 7 personel bu haksız uygulamaya tepki göstermeye başlamış. Vali ile görüşmek istemişler, kapıya bile yaklaştırılmamış. Ökkeş Eruslu ile görüşme konusunda da sonuç alamamışlar... Gazeteye geldiklerinde hepsi üzgün görünüyordu... İlçelerde bile çalışmaya razı olduklarını belirtiyorlar ama kabul ettiremediklerini söylüyorlardı... Belgelerini bana sundular, gerekçelerini anlattılar, hatta içişleri bakanlığına kadar gittiklerini söylediler. Bakanlığın vilayete yazı yazdığını, gerekçe sorduğunu, vilayetin ise vali yardımcısı Sayın Miktat Alan imzalı verdiği cevapta, 12 personelin toplu olarak işten çıkarıldığını bildirdiğini, ama bu belgenin doğruları ifade etmediği gerekçesiyle, Çevre Koruma Vakfı Müdürü Cemal Yenigü'ün imza atmadığına dikkat çektiler. Çünkü bakanlığa verilen cevapta 12 personelin işten çıkarıldığını, ama bunlardan 5 tanesinin sosyal yardımlaşma vakfında görev verildiği belirtilmiyordu... İşte 7 personelin tepkisi bu uygulamaya idi... "Ya hiçbirimizi almasınlar, ya da hepimizi alsınlar" diyorlardı... Hepsini dinledim ve hak verdim... Bence Sayın Eruslu ile Sayın vali'nin de bu insanları dinlemelerinde yarar var... Elbette keyfiyet Sayın Vali ve Ökkeş Eruslu'ya ait...
*Okuyucu mailleri
PTT'den şikayetimiz var
Sayın Özekşi; Gaziantep'te PTT aracılığıyla gelen gönderilerimiz çok geç gelmektedir. Müdürlüğü aradığımızda eleman eksikliğinden yakınıyorlar ancak yılın en iyi kar yapan kurumu gözüküyor. Ne yazıkki PTT buna rağmen 1.750.000 nüfuslu Gaziantep'e 85 kişinin hizmet ettiğini bahane ederek onlarda şikayetçi olduklarını söylüyorlar. Şehrin sorunlarıyla ilgilenen ve halkın sesini tek duyuran birisi olduğunuz için bunu da dikkatinize sunuyor, saygılarımı iletiyorum.
Gönderen Adı Soyadı : Haydar Öztürk
E-Mail : [email protected]
*Kredi Kartları için güzel bir tavsiye
Sayın Ökkeş Özekşi; Son günlerde özellikle bankaların gerek kredi kartları, gerekse tüketici kredilerinde yaptıkları anlamsız oyunlar, halkın bu konuda bilgisinin olmadığından da yararlanıp herkesi mağdur bırakıyor. Bu nedenle uyarılarım olacak. Eğer bunu Gaziantep'te pazartesi günleri herkesin heyecanla beklediği köşenizde yer verirseniz, hiç değilse biraz katkım olacağını sanıyorum. Peşinen söyleyeyim, kredi kartlarınız varsa çoğunu iptal edin. Bonus veya puan olayına girmeyin, taksit sizi bağımlı yapıyor. Bu nedenle Ziraat Bankasının vısa kartını kullanmayı deneyin. Hem faizi az hemde ulusal bankamız. Ayrıca 5436 sayılı yasanın 8/9 ve 18 maddelerini herkes iyi okusun. Limit aşım ücretine ve kart ücretine itiraz edilsin, olumlu olmazsa Cumhuriyet Başsavcılıklarına suç duyurusu yapılsın. Herkes çekinmesin ve hakkınızı arasın. Özellikle yabancı bankalara dikkat edilsin. Birde tüketici kredilerinde yapılan hayat sigortasının yararları öğrenilsin. Hatta sigorta policeleri de istensin. Vermek zorundalar çünkü ücretini sizler ödüyorsunuz. Mutlaka alın. Vatandaşlarımıza sizin aracılığınız ile yol gösterebildiysem ve uyarıda bulunabildiysem ne mutlu bana.
Gönderen: Kazım Oğuz CAVA
*En doğru haberi siz yazıyorsunuz
Sayın Gaziantep 27 yetkilileri;
Bazı ajans ve gazetelerde Gaziantepspor'lu Bekir'in Trabzon maçında sarı kart cezalısı oldugu yazıyordu. Ama Gaziantep27 tam tersini yazdı ve Bekir'in 3 sarı kartı olduğunu ve Trabzo'da oynayacağını yazdı. Biz taraftar olarak size güveniyoruz. Çünkü Gaziantep 27 ne diyorsa o doğru çıkıyor.GERÇEKLERİ TARİH DEĞİL GAZİANTEP27 GAZETESİ YAZAR. Tekrar kutluyor başarılarınızın devamını diliyoruz.
Adı Soyadı : Mehmet Çevik