Ve Gaziantep FK evinde kazanmaya alıştı. Son 3 maçta bu geleneği de sürdürmüş oldu. Evinde alıştı kazanmaya, hemde gollü şekilde.
Konya, Göztepe son olarak Başakşehir elleri boş döndüler. Gaziantep FK, Başakşehir karşısında tempolu, akıllı, disiplin içinde oynadı, oyunun genelinde kontrolü elinde tuttu, kazanmak için organize olup doğru hareketler yaptılar, böylede olunca goller zamanında oluştu.
Maçın başında Başakşehir istekliydi, gol için aceleci davranıp rahatlamak istiyordu. Doğrusu oyunun ilk bölümünde üstün olan taraftı ancak 27. Dakikada Kozlowski’nin golü rakibe şok yaşatmıştı. Bu yarının uzatmalarında sürpriz gollerin ismi Soreccu yine yaptı yapacağını, rakibin ipini çekiyordu.
İkinci yarıda da değişen bir şey yoktu. Başakşehir oyun kuramadı, tabi bunda futbolcularımızında rolü büyüktü, kurdurmadılar.
Kalecimiz Dioudis’te onlara geçit vermedi, kalesini gole kapatmıştı. Oyuna şeyi giren Okereke atıyor, skor tabelasını ve maçın sonucu belirliyordu.
Başakşehir oynayamadı, oyun planları tutmadı. Gaziantep FK tam tersine ne yaptığını bilen, oyun kurgusunu iyi kuran, akıllı bir mücadele örneği sergiledi.
Takımın form durumunu yakaladığı, Hatayspor mağlubiyetinden ders çıkardığını gördük. Kenar yönetimi de bu kez değişikliklerde sırıtmadı, doğru hamleler yaptılar. Tabi takım formda olunca çıkan giren fark etmiyor.
Şimdi puanını 15 yaptı, orta sıralara yükseldi, bu tırmanış devam etmeli, bu form grafiği içinde. Takım savunmaya kilitlenmedi, kafalarda gol atma isteği olunca gollerde zamanında geldi ve iç saha alışkanlığımız sürdü. Kısaca kazanılmış helal üç puan. Başakşehir çaresiz diyenleriniz vardır ancak futbolcularımızın istekli oluşu onlara şans tanımadı.
Futbolcularımız istekliydi, rakibin direncini düşürdü, rahat oynama imkanı vermedi. Tabu bu sonucu Başakşehir hiç beklemiyordu,
