Geçen hafta beni en çok sevindiren gelişme şehrimize yeni kamera takviyesi için protokol imzalanması oldu. Böylece Gaziantep’in huzur ve güvenliğini güçlendirmeyi hedefleyen iş birlikleri kapsamında, il genelinde 175 yeni Kent Güvenlik Yönetim Sistemi noktası ve 9 Plaka Tanıma Sistemi kurulacak. Bu durumda toplamda 781 yeni kamera daha devreye alınarak, kent genelindeki kamera sayısı 4 bin 500’e ulaşacak. Sevinmek bir yana çok duygulandım gerçekten. Çünkü 2006 yılında eşimle birlikte Burç yolunda Cebeler mahallesindeki evimizin önünde saldırıya uğradığımızdan sonra, yana yana saldırganları yakalatabilmek için güvenlik kameraları aramıştık. Koskoca şehirde bazı bölgeler dışında kamera yoktu. Şehirde topu topu 10-15 kamera vardı o da resmi kurumlarda ve merkezi bölümlerdeydi. O zamanlar neler çektiğimizi bir Allah birde yakınlarımız bilir. Bu nedenle şimdiki yeni kameralarla birlikte sayının 4.500 olacağını öğrenince şahsım ve kentim adına ne kadar mutlu olduğumu anlatamam. Bir şehir için buna en kırsal bölgeler dahil güvenlik kameraları çok önemli. Çünkü ne kadar çok kamera o kadar huzur… Emeği geçenlere çok teşekkür ederiz.
SERMET ATAY’IN TESPİTİ VE FATMA ŞAHİN’İN MİSYONU
MHP Gaziantep Milletvekili TBMM idare amiri Sermet Atay, çok yerinde bir tespit yaptı ve kent yönetiminde şu anda ciddi manada bir uyum yaşandığını, bunun da mucidinin Fatma Şahin olduğunu söyledi. Vali Kemal Çeber, Fatma Şahin’in tüm projelerinin altına imzasını rahatlıkla atacağını söylerken ne kadar güven duyduğunu adeta ilan etti. Bakın bu çok önemli. Kenti yönetenler ve temsil edenlerin birlik beraberlik içinde olup, ortak akılla hareket etmesi, o kentin hizmet kalitesine değer katar. Bunu sağlamak akıl işidir, çaba işidir, sabır işidir. En önemlisi inanmaktır. Bakın şu anda Gaziantep'te Sermet Atay niye önemli bir konuma geldi? Çünkü TBMM İdare amiri olmasına rağmen fırsat bulduğu anda memleketine geliyor ve Valisiyle, Belediye başkanıyla kentin sorunlarına katkı sunuyor. Vali Kemal Çeber de öyle. Sayın Vali zaman geçtikçe Gaziantep’i, Gaziantepli’ler de onu anlıyor, tanıyor ve seviyor. İşin emniyet bölümüne baktığımızda Müdür Celal Özcan’da kentin başarılı yönetilmesinde asayiş ve güvenlik açısından katkıda bulunuyor. İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Halil Şen’de sessiz sedasız ama mükemmel işler yapıyor.
NİYE AK PARTİ MİLLETVEKİLLERİ ELEŞTİRİ ALIYOR?
Yazılması gereken aslında çok isim var. Ama Sermet Atay’ın söylediğinden yola çıkarak, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in uyum konusunda üstlendiği rolün başarıyla yürüdüğünü bende gözlemekteyim. Elbette burada Milletvekillerimizi de yazmam gerekiyor. Ancak çok açık söylüyorum iktidar partisi Milletvekillerinin çoğundan büyük şikâyet var. Sakın bunu yazıyorum diye bana sitem etmesinler. Ben kamuoyunun genel bakışını dile getiriyorum. Mesela Sermet Atay’ın yanısıra Gaziantep Milletvekillerinden bahsedildiğinde vatandaşların CHP’li Melih Meriç ve Hasan Öztürkmen’den de memnun oluşunu belirtmeliyim. Şunu da söylemeden edemeyeceğim. Sayın Fatma Şahin bazen tek başına bırakılsa da bazı zamanlarda aleyhinde çalışmalar yapılsa da en yakınında gözüken ama aleyhinde çalışanlar olsa da bunlardan etkilenmediğini, aksine hoşgörü içinde hareket ettiğini söylemeliyim. Şimdi bu kısmı okuyanların bazıları beni eleştirebilir ama benim var olan gerçeği söylediğimi bilmelerini isterim.
REKTÖR SAİT HOCA’YA ÜNİVERSİTE İÇİNDEN SERZENİŞ VAR
Gaziantep Üniversitesi Rektörü Sait Mesut Doğan hoca için Üniversitede görev yapan önemli bir kesimden serzeniş ağırlıklı mesaj geldi. Benim Sait Hoca'nın Üniversiteye atanması için mücadele verdiğimi bilenler ve ilk başlarda ciddi manada umut bağlayanlarda şimdiden sıkıntılar başladığına göre, bunu paylaşmam şart oldu. Hepimiz biliyoruz ki, Gaziantep Üniversitesi sıkıntılı. Kadrolaşma konusu büyük kesimi rahatsız ediyor. Zaten Üniversite’nin sıralamalarda gerilerde kalmasının tek nedeni olarak yönetim ve idari bazdaki yetersizlikler gösteriliyor. Sait Mesut Doğan Hoca ile o zamanlarda bu meseleleri konuşmuş ve işinin zor olduğunu ama acilen neşter vurulması gereken yerlerde kararlı olması gerektiğini söylemiştim. Elbette zor, elbette kolay değil, ama eğer Üniversite’de her zaman irtibatlaştığım ve tek amaçlarının bu bilim yuvasının iyi yönetilmesi olan kişilerden gelen bu mesajı paylaşmak zorunda hissettim. Buyurun birlikte okuyalım:
Sayın Özekşi. Siz ilk başlarda bizlere umut vermiştiniz. Ama şimdilerde kafamız karışık durumda. Çünkü sizde biliyorsunuz ki, bölgemizin en köklü üniversitesi olan Gaziantep Üniversitesi 2020 ile 2024 arası maalesef hüsrana uğramıştır. Yeni Rektörümüzün İstanbul'dan gelmesi umut olsa da halen eski yönetimle yola devam etmesi hem kampüsü hem hocalarımızı hem idari personeli hayal kırıklığına uğratmıştır. Üniversitemiz maalesef enkaz altındadır yeni rektörümüz ve yardımcıları çok çalışmalarına rağmen ellerinden hiçbir şey gelmemesi kamuoyunda üzüntüye neden olmuştur. Usulsüz harcamalar yapılan ihaleler, koltukları meşgul edenler şimdi hesap verecekleri yerde hâlâ birilerini arattırarak Rektör hocamızı baskı altına alıyorlar. Bir an önce soruşturmaların açılması yolsuzluk yapanların hak ettiği cezayı almalarını istiyoruz. Sağlık turizmi, Yemek ihalesi, GES, GAÜN VAKFI ve yabancı öğrenciler. Bu konuları Rektör hocamızın ivedilikle araştırmasını ve kamuoyunu bilgilendirmesini istiyoruz.
ATATÜRK ZORBAY KÜÇÜK GİBİ HAKEMLERİ UNUTMUŞ
Köşemin tam bu bölümünde aslında 1-2 konuya daha girecektim. Ama Gaziantep FK’nın Başakşehir maçında hakem Zorbay Küçük’ün takımımıza yaptığı kalleşliğini kahrolarak izledikten sonra o konuları haftaya bırakmaya karar verdim. Valla bu kadar spor adamıyım, yıllarca Digiturk'te futbol yorumculuğu yaptım, ulusal televizyon ve gazetelerde görev yaptım, ben daha Başakşehir maçını yöneten hakem kadar bir takımı doğrayan hakem görmedim. Söz konusu durum Gaziantep ile Başakşehir’in olası Avrupa kupalarına katılma ihtimali. Başakşehir’in 45 puanı var, Gaziantep’in 42. Kazandığımız takdirde puanımız 45 olacak ve Avrupa şansımız artacak. Dahası Eyüp mağlup olmuş, Beşiktaş berabere kalmış, ciddi bir fırsat yakalayacağız. Ki net söylüyorum biz bu maçı rahat kazanırdık. Bir şey daha var, önümüzdeki hafta Fenerbahçe ile oynayacağız, İşin orasından bakılacak olunursa, daha kafa karıştıran bir tablo var. Çünkü Başakşehir maçında teknik direktör Selçuk İnan,en önemli futbolcularımız Okereke ve Kozlowski cezalı duruma düşürüldü. Anlaşılan o ki, Zorbay Küçük’e verilen görevde Gaziantep’in sıçrama yapmasının önüne geçilmesi var. Maalesef öyle de oldu zaten.
Sonuç olarak; Mustafa Kemal Atatürk “Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim” derken, Zorbay Küçük gibi hakemlerin olabileceğini tahmin etmemiştir mutlaka…
HEPİNİZE İYİ HAFTALAR