Gaziantepli olup da bu şehirde yaşamak isteyen insanların mutlu olmaya hakları vardır sanırım..
Kaldı ki, doğduğumuz, büyüdüğümüz, evlenip çoluk çocuk sahibi olduğumuz şehrimize sevgimiz daha büyük…
Ne zaman başka bir şehirlere gitsem özlerim memleketimi.. Kokusunu, havasını.. Değişmem hiç bir şeye bir avuç toprağını…
Memleket sevdalısıyım ben…
Ama gel gör ki, bu şehirde yaza yaza, söyleye söyleme bıktığımız bir gürültü kirliliği var ki, alıp başımızı gidesimizi getiriyor.
Düğün konvoyunu geçtik. Hatta alıştırıldık…
Havai fişekleri de görmezden duymazdan geldik çoğu zaman.
Hatta arabaların korna sesleri bile aşina oldu kulağımıza.
Ama kardeşim nedir bu meskun mahallelerde o acayip motosikletlilerin çıkardığı gürültü…
Gece saat 23.40'tan itibaren başlayan ve 01'lere kadar devam eden gürültüleri.
Gürültü diye yazdığıma bakmayın siz. Tarifi imkansız bir şey bu.
Çocuklarımızı uykusundan korku ve endişeli ile uyandıracak hatta ağlatacak kadar büyük bir gürültü bu.
Gürültü terörü estiren bu sürücülerin hiç mi insanlara, yaşlılara, hastalara ve küçücük çocuklarımıza saygısı yok..
Bunlar bu kadar mı insanları düşünmüyorlar...
Bu kadar mı duygusuzlaştılar..
Anaları babaları, çocukları yok mudur ?
Bizleri canımızdan bezdiren ve gece yarılarına kadar devam eden bu motosiklet sürücülerine artık birileri dur demeli.
Kural tanımayan, yaşlı genç, hasta, çoluk çocuk demeden insanları uykusundan eden bu şehirli motorlu eşkiyalarını kim denetliyor ?
Hiçbir kuralı umursamadan trafikte cirit atan motosiklet sürücüleri egzozdan çıkarttıkları ve adeta patlamayı andıran seslerle dolaşıyor.
Hem de hiç bir şeye aldırış etmeden, umursamadan… Bu sürücülerin kimseye korkulu dolu anlar yaşatmaya hakkı yok.
Birilerinin bu motosiklet terörüne artık dur demesi gerekir.
Bunları kim denetliyorsa, lütfen önlem alsın…
Empati yapmaktan uzak bu sürücülere ciddi cezalar verilirse, belki akılları başlarına gelir..
Hem asayiş açısından, hem de gürültü kirliliği açısından çok önemli olan bu konuya yetkililerin duyarsız kalmayacağına inancım tam.