Gaziantep F.K, 10 kişi ile deplasmanda Beşiktaş gibi güçlü bir takım karşısında gaip geldikten sonra gerçek sınavını kendi evinde Kayserispor ile verdi. Genel olarak Anadolu kulüpleri böyle önemli galibiyet aldıktan sonra ki haftalarda motivasyon düşüklüğü yaşar ve puan kayıpları verirler. Ancak Kırmızı – Siyahı temsilcimiz bu durumu taraftarlarına yaşatmadı. Doğrusunu söylemek gerekirse Beşiktaş galibiyeti sonrasında sevincim tavan yaptıysa Kayserispor karşısında da tedirginliğim bir o kadar üst noktadaydı ama neyse ki endişemin yersiz olduğunu daha maçın ilk dakikalarında görmüş oldum. Bruno Viyana, Arda Kızıldağ ve Ertuğrul Ersoy’un sarı kart sınırlarını doldurmaları nedeniyle cezalı duruma düşmeleri Selçuk hocanın işini hiç de zorlaştırmamış. Semih Güler ve Anel Husiç ikilisi görevlerini noksansız yaparken Salem M’Bakata ve Emre Taşdemir’de formalarının hakkını verince birinci bölgede sorunsuz bir diziliş oluştu. Rahatsızlığı nedeniyle ilk defa sahaya yedek kulübesinde çıkan Deian Sorescu’nun yerine oynayan Lungoyi sırıtmadan oynarken, Rumen futbolcu da girdikten sonra eski özlediğimiz gönlerde ki performansını sergiledi. Kırmızı – Siyahlı temsilcimiz Kayserispor karşısında 3 – 5 – 2 formasyonu ile mücadele ederken bölgeler arası geçişleri zorlanmadan yaptı. Özellikle temaslı oyunda rakibe adeta nefes aldırmadılar. Konuk ekip Kayserispor maçı ilk yarısında Duckens Nazon, Ramazan Civelek ve Carlos Mane etkili olmaya çalışırken ikinci yarıda oyundan düşmeleri konuk ekibin tamamen gardının düşmesine neden oldu. Sezon başında bu yana formasının hakkını en iyi şekilde veren Alıoune N’Diaye bu maçta da görevini layığı ile yapan isimler arasında yer aldı. Gaziantep F.K’nın geride bıraktığımız 5 haftalık zorlu fikstür parkurundan 12 puan ile ayrılması takdire değerdir. Bir çok maçta eleştirdiğim Selçuk İnan’ın kenarda ki teknik direktörlük seviyesinde Level atladığını da görmüş olduk. Doğru oyuncu değişikliklerini zamanında yapması, oyuncularına yüklediği misyonun harfiyen yerine getirilmesi kafalıktan ustalığa geçtiğini de gözler önüne sermiş oldu. Futbolculuğundan hırsını, çalışkanlığını ve yeteneğini çok iyi bildiğimiz Selçuk hoca bu meziyetlerini artık teknik adamlığına da yansıtmaya başlamış. İşte bizim de kendisinden beklentimiz bu yönde idi. İyi bir teknik direktör yönünde atmış olduğu bu adımlar kendisine gelecek adına çok iyi kariyer yakalatır. Bize de nasıl eleştiriyorsak taktir etmek de düşer. Kayserispor maçında özellikle parantez açılması gereken kişi bir numaramız Mustafa Burak Bozan, Gaziantep F.K’nın alt yapısında yetişen Günay Güvenç, Florin Nita ve Sokratis Dioudis’in arkasında sabırla yedek bekleyen genç eldiven sonunda ayağına gelen şansı çok iyi değerlendirdi ve kalesinde devleşmeye başladı. Artık Kırmızı – Siyahlı temsilcimizin kalecisi Mustafa Burak Bozan’ın hakkıdır. Ben inanıyorum ki bu genç yetenek gelecek yıllarda milli takım kalesini de korursa hiç sürpriz olmaz.
Gaziantep F.K, bu zamana kadar topladığı 38 puan ile ligin tehlikeli ekipleri arasına adını yazdırmayı başarırken, bu başarıda yönetimin payının da son derece yüksek olduğunu unutmamak gerek.