1900 yılında yazıldığını tahmin ediyorum.
Tilki üzümü tezce gelir ulaşır
Boşboğazlar sağın solun dolaşır
Bekçi gelir ipsizlere bulaşır
Elinde değnek var taşı bulunmaz
Kadir Mevlam ne nimetler yaratır
Karalıklar kömür gibi karadır
Sergiden kalkınca peşin paradır
Kurusu çok oluşur yaşı bulunmaz.
Dökülgenler elin deyse dökülür.
Ekin gibi yer yüzüne ekilir.
Mahralarla masereye çekilir
Gayet çoktur ucu başı bulunmaz
Hönüsüler pek verilir damana
Erken yersen kuvvet verir imana
Hevenk asıp uğratmazsan dumana
onun gibi iyi kişi bulunmaz
Üzümlerde meşhur olur azezi
Şirinlikte cümlenin serfirazı
Hepsinden iyi olur pekmezi
Kilosu altıya beşi bulunmaz
Horoz yüreğini pekde buyurma
Kötü karanın kökünü sök ayırma.
Eski karadan karnını doyurma
Yörük kara Şehbaz peşi bulunmaz.
kabarcıklar elmas gibi parılar
harçevine atsam şerbet şarılar
Bunu pekçe sever koca karılar
Bastıga sucuga eşi bulunmaz
Nebidede pekçe düzer arayı
Satıp satıp yığa idin arayı
Onu satan çok kazanır parayı
Keseler dolu boşu bulunmaz
Sarı besni altın gibi sararır
Anı yiyenleri benzi morarır
Nere varsa her meclisde yer alır
Emsal ekran hem yoldaşı bulunmaz
Didari bey derki tutayım denge
Künefeyi göndereyim firenge
Mahralarla asa idim hevenge
Şu bizim ellerin eşi bulunmaz
Dedem Ökkaş Adil Didari Toprak