Yollarımızda  güvenle  seyir etmemizi kim sağlayacak. Şehitkamil ilçemiz  Acaroba  köyüne  gittim  bu  köyde  Mezarlarımız ve  Dostlarımız var.  Sof Dağında  bulunan  onlarca taşocaklarının  sarı kamyonların  pervasızca  gidip geliyorlar.

Ben  sürat limiti olan  70 km yi  aşmamak  için  uğraşırken   onlar dilediği gibi  gidip geliyorlar.

Birisi  koca  kamyonla   sürat  yaparken  bir diğeri  peşine  taktığı  araçları  sıralayıp  düşük  hızla  gidebiliyor.

Yani  bunlar dilediği gibi  bu  yolda  sefer yapıyor.

SAKIN BU  KAMYONLARIN ARKASINDA  YAKIN MESADE  GİTMEYİN.

Arabamda kamara var bu anlattıklarımı  görüntülerle  anlatırım.

Yola dökülen iri mucur  camınıza  kaportanıza  gelir  çarpar.

Kamyonlar  toz  saçarak  gidip gelirler.

Güya iş olsun  diye  bir parça bez parçası  örtülmüş. tozu önlemek için örtülen bez parçasına  kargalar da güler.

Kim müdahale  eder.

Yol boyunda  bulunan ağaçların yaprakları  tozdan yeşil rengini  kayıp etmiş.  tarım  iflas etmiş sağlık  bitmiş.

Köylerde  toz duman  kükürt  kokusu.

MUCUR  ÇIKMALI.

Ama  çevreyi ve çevredeki  insanları  ağaçları  rahatsız etmesin.

Yaşayan insan ve diğer canlıların vebali  kazanılan para  kurtarmaz.

BEYAZ  IŞIKLI  ARAÇLAR  

Akşam  Oğlumu torunumu ve gelinimi  hava alanına  götürdüm.

Gidip  gelirken  yolları  trafik güvenliğini  alt üst eden  beyaz ışıklı araçların  uzun devre  ışıkla  yol almaları.

Bu durum Mersin Gaziantep arasında ki yollarda ve Gaziantep çevre  yollarında  yollar sadece bize ait der gibi.

Baş pınar da  sürat limitinde  giden araçların peşinde  daha çok geriden uzun devre  sellektör  yaparak yolun boşalmasını isteyerek gelen  bu araçlar  kontrol  eden   bir kurum var mı ?

Zaten Yaşarken zorlandığımız  şu  günlerde  birde  bu  insanlar hayatı zehir   ediyorlar.

Trafik kurallarının  uygulanması tamamen  bir  kültürle  olur.

Bir  kaç kuruş maddi imkanın  verdiği  şımarıklıkla  olmaz.

Birileri   bir  üretim yaparken para  kazanırken  dünyayı zehir etmeden yapılmasını  bilmeli.

YAPILAN BU   HAKSIZLIKLARARA HAKKIMIZI   HELAL ETMİYORUZ