AK PARTİYİ NASIL GÖRDÜM
Ökkeş Özekşi - Haftaya Bakış
Seçim bitti, sonuçlar herkesi şaşırttı. Ama birilerinin böyle olacağını bildiğine kesin olarak inandığımı söylemeliyim..7 Haziranda yaşanan şoku üzerinden iyi atan ve hamlesini her yönüyle tıkır tıkır işleterek yapan AK Partinin, bu konuda eline su dökülemeyeceği artık herkesçe bilinmelidir.. Özellikle böyle muhalefet parti liderleri oldukça, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu liderleri bin kere sulu götürüp susuz getirecektir.. Fazla söze gerek duymuyor ve AK Partinin bu başarısını kutluyorum..
PARTİDE ÇALIŞMAYAN YOKTU
Gaziantep olarak AK Parti teşkilatının gayretini de görmemezlikten gelmek olmaz tabii.. Artık kimse çıkıp da, 'efendim genel seçimlerde belediye başkanları aleni olarak parti propagandası yapamaz, seçim çalışmalarına katılamaz' demesin.. Bunlar artık geçmişte kaldı.. Yeni Türkiyede iktidar kimde ise, yasalar, kurallar onların belirlediği şekilde işleyecektir.. Yani kimsenin şikayet etmeye hakkı yoktur..
Şunu rahatlıkla söylemeliyim ki, AK Partideki gayret hiçbir partide yoktu. Öyle tempo yaptılar ki, çoğu bitkin düşerek serumlarla ayakta kalmaya çalıştı. İşi kendi kurallarına göre götürdüler ve başarılı oldular. Hala 1 Milletvekili eksikleri var aslında..7 Haziran öncesi 9 olan sayıları 8 de kaldı.. Ama hemen belirteyim, seçim öncesi 8. Sıradaki Mehmet Erdoğanın o azmi ve inancına şapka çıkartmak lazım. Moralini bozmadı, 8. sıraya atıldı diye küsmedi ve sonunda gülen taraf oldu. 7. Sıradaki Abdülkadir Yüksel için de özellikle şehrimizde bulunan Şanlıurfalılar büyük çaba gösterdi. Burada Kızıl grubun katkılarını görmezden gelemem. İbrahim ve Mehmet Kızıl, Ofislerini açtılar, mesailerini Abdülkadir Yüksele ayırdılar. 6. Sıradaki Nejat Koçerin de çabası ve performansı takdire şayandı. Moralini yüksek tuttu ve 7 hazirana göre, bir sıra geriye atılmasına rağmen sanki 1. Sıradaymış gibi çalıştı.
TEŞKİLATLARI DA UNUTMAMAK LAZIM
Yukarıda söylediğim gibi AK Partide çalışmayan kimse yoktu.. Canan Candemir ikinci sınavında daha ısınmıştı Gaziantepe.. Şamil Tayyar, hem farklı kulvarlarda etkisini farkettirmeye çalıştı, hemde gittiği her yerde şöhretini en iyi şekilde yansıtmasını bildi. Ahmet Uzer, tecrübesiyle ustalığını iyi birleştirdi. Ağır Abi rolünü iyi üstlendi. Abdülhamid Gül, bir önceki seçimde yeterince sergileyemediği performansını dahada arttırdı ve genel sekreterlik ünvanıyla süslediği siyasi ağırlığını iyi hissettirdi. Mehmet Şimşek ise, sempatik ve kucaklayıcı tavrıyla herkesin sempatisini kazandı. Bu başarıda aslında Ali Şahin, Fikret Tural, Hakan Tanrıöver ve Selami Yetkinşekercinin de sanki ilk sıralardaymış gibi büyük performans gösterdiklerini söylemeden geçemem..
AK Partide Belediye Başkanlarından Fatma Şahin, bence en büyük performansı gösteren başkan oldu. Ama Sayın Şahinin seçim sonrası o Uhud ve Hendek savaşı söylemini talihsiz bir açıklama olarak gördüğümü mutlaka belirtmeliyim. Gerek yoktu çünkü.. Mehmet Tahmazoğlu da büyük çaba gösterdi seçim çalışmalarında. Her ne kadar limoni durumda olsak da, Rıdvan Fadıloğlunun seçim konusunda partiye katkılarını görmezlikten gelmek bana yakışmaz.. Tabii il başkanı Eyüp Özkeçecinin artık ustalaşmaya başladığı 2. Seçimdeki çabasına, Şehitkamilde Halil Uğur, Şahinbeyde Hakan Kurt başta olmak üzere tüm ilçe başkanları ayak uydurduğunu belirtmeden geçemem..
AK PARTİNİN YUMUŞAK KARNI BASIN İLE İLİŞKİLER
AK Partideki tüm bu güzellikleri takdir ederken, teşkilatın özellikle medya ayağında ciddi biçimde yanlışlıklar yaptığını söylemeden geçemem.. Gazetecilere sadece PARA ve ÇIKARCI gözüyle bakılması hiç hoş olmuyor. Tüm gazeteleri ve gazetecileri parayla endekslemek, PARA ile hizaya getirme düşüncesine kapılmak doğru değil.. Basında yanlış adamlarla ilişki kurmak, partinin yol haritasını o kişilerin düşüncesine göre çizmek, AK Partinin ustalığına gölge düşürür.. AK Parti bu kadar ustalaşmış iken, basınla ilişkilerinde çok hatalı bir politika izlemesini doğrusu yakıştıramıyorum..
CHPDE NEDEN HEP AK SAÇLILAR VAR
Siyasetten ve partilerden bahsetmişken CHP, MHP ve HDP için de birkaç söz etmeliyim.. CHPde Akif Ekicinin bu güne kadar göremediğimiz üst düzeydeki temposunu görmezlikten gelemem. Ama o çabanın işe yaramadığı ortaya çıktı. Şu bir gerçek ki, bu şehirde CHPde radikal bir değişim gerçekleşmediği takdirde her seçimde en fazla 2 milletvekiliyle yetinmek zorunda kalacaklarını söylemeliyim.. Yıllardır söylüyorum, CHPye yeni yüzler gerek diye. Gençler yok, orta yaşlar yok, kadınlar yok.. Aslında var gibi gözüküyor ama, partiye canlılık getirecek, profiller kapıdan içeriye alınmıyor.. Hep AK SAÇLILAR var her yerde.. Onların tecrübesinden yararlanmak elbette gerekli. Ama partiye dinamizm sağlayacak, heyecan yaratacak profillere kapılar açılmalı, onlara şans verilmeli. Çünkü artık bu şehirde CHPnin kesinlikle yenilenmesi şart olmuştur.. Birde genel merkezin Gaziantepe bakan o gözleri ve beyinlerinin mutlaka değişmesi gerekmektedir..
MHPYE BAHÇELİ DARBESİ
MHPde ise en çok Ertuğrul Tolga Orhana üzüldüm.. Daha meclisin havasını koklayamadan devre dışı kaldı. Gerçekten çok talihsizmiş.. Bu partide 7 Haziran sonrası Devlet Bahçelinin tavrı, nasıl ki herkesi şaşkına çevirdiyse, partili çok kimseyi de küstürdü.. MHP eğer Devlet Bahçeliden kurtulmaz ise gerçekten çok yazık olacak.. HDPde ise Celal Doğan etkisinin fazlasıyla hissedildiğini söylemeliyim.. Eğer Celal Doğan olsaydı, bu sonucun çıkması zordu. Bence 3. Sıradaki Osman Demircinin inanılmaz gayreti bile 2. Sıra için yetmedi bu partiye..
SIRADA SES KİRLİLİĞİ VAR
Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya ile Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahinin hava kirliliği konusundaki kararlı adımı çok önemli. Önemli olan tespit edilen sıkıntıları çözmek. Yoksa bu da, daha önceleri olduğu gibi, sadece söylemlerde kalacaktır.. Gaziantepte hava kirliliği sağlığımız açısından ciddi sorun teşkil ediyor. Sayın Vali, şöyle havalar biraz daha soğuduğunda sabah Dülükbabaya bir yürüyüşe giderse, orada tepeden Gaziantepte hangi bölgelerde kirlilik var mutlaka görecektir.. İşte o zaman belki sonuca gitme açısından iyi bir şans yakalayacaktır..
Hava kirliliği ile başlayan adımın bundan sonraki adresi GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİ olmalıdır. Gaziantepte yaşayanlar ne kadar hava kirliliğinden şikayetçi ise, onun belki de 10 misli gürültü kirliliğinden şikayetçidir.. Eğer Sayın Ali Yerlikaya ile Sayın Fatma Şahin bu konuya da ciddi bir şekilde el atarlarsa, Gaziantep için tarihi bir uygulama olacaktır..
HEPİNİZE İYİ HAFTALAR...
Yorumlar