Biliyorum çok iddialı bir söz, hem de bazı kesimlerden tepki alacağım bir ifade…Ama ben yine de  “yaşadığımız ülkede haram kılınan domuz etini bilerek veya bilmeyerek yemeyen kaldı mı” diye sormak istiyorum. Doğrusu merak ediyorum. Aynı şekilde At ve Eşek eti de bu merak ettiğim kapsamda. (Bu hayvanların haram olduğu söylenmiyor ama Türkiye'de yenilmesine din alimleri bile karar verememiş. Kimisi mekruh diyor kimileri eti yenmez sütü içilir iddiasında bulunuyor. Yani kafalar karışık. Diyanet bile net ifade edemiyor)  Biliyorsunuz son günlerin modası Köfteci Yusuf’un köftelerinde Domuz eti çıktığı iddiası… Adamcağız kendisini aklayana kadar neler çekti neler yaşadı kim bilir? Bu konu vesilesiyle ben bu haram sevap işlerini özellikle dini yayınlardan hatta Diyanet İşleri Başkanlığının açıklamalarından öğrenmek istedim. Bizlere rahmetli anne ve babam küçüklükten itibaren tembih eder, “şunu yeme, onu içme, bunu yapma çünkü HARAM” diye nasihatte bulunur hatta biraz da korkuturdu… Çekinirdik tabii işaret ettikleri yiyeceklere ve içeceklere el uzatmaya… Tabii bunları söylerken, hırsızlık yapmamaya, iftira atmamaya, yalan söylememeye ve insanları kandırıp mağdur etmemeye de mümkün mertebe bu nasihatlere uymaya çalışırdık…

 GÜNÜMÜZ TÜRKİYE'SİNDE HANGİ HARAMI DİKKATE ALIYORUZ?

Anlayacağınız küçüklükten itibaren haram ve sevap üzerine aileden kaynaklanan tembih ve nasihatler düsturumuz olmuştu. Ama büyüdükçe sorgulamaya, tartışmaya başladık bazı şeyleri… Örneğin haram denilenleri… İslamiyet'te haram kılınan şeylerden şimdilerde özellikle ülkemizde kaçı uygulanıyor sizce? İsterseniz önce Google amcaya açıp sorduğum haram kılınan yiyeceklere ve yapılanlara bir bakalım:

NEDİR HARAM KILINAN YİYECEK VE İÇECEKLER? 

Fıkıh terminolojisinde Allah'ın yapılmamasını mutlak biçimde emrettiği fiillere verilen genel isimdir. Örneğin, içki içmek, domuz eti yemek, Allah'tan başkasının adına kesilmiş hayvanın etini yemek, faiz yemek, kumar oynamak, hazine kazmak, zina etmek, zulmetmek ve/veya adam öldürmek haramdır.

Şimdi soralım;  Sizce bu haram kılınan emirlerden kaçı uygulanıyor? Adam güya namazında abdestinde gözüküyor hatta içki içmiyor olarak biliniyor ama kapalı kapılar ardından viskisini de yudumluyor, uyuşturucu veya hapını da pekâlâ kullanıyor. Bunlar öyle çoğaldı ki, insanları kandırıyor dolandırıyor, yalanları söyleyebiliyor, daha ileri gidip kız ve erkek çocuklarına tecavüz ediyor, hatta öldürüyor. Bakın Türkiye’nin geldiği duruma. Hemen hemen her gün kadın veya kız çocukları acımasızca öldürülüyor. Hele İstanbul sözleşmesinin iptalinden sonra Türkiye’de karısını öldüren yaralayan, tehdit edenlerin sayısındaki artışı neye bağlanır doğrusu merak ediyorum. Diğer yandan sattığı ürünlere hile katıyor, bozulmuş ürünleri kullanma tarihi geçse de kimseyi umursamadan satmayı sürdürüyor, üstelik her gün etiket değiştiriyor. Ve bu adamların çoğu namazında niyazında. Özellikle Cuma namazlarında camilere sığmıyor sokaklara caddelere taşıyor… Bu durumda Allah’ın emrine uymuyor, helal haram demeyip yoluna devam ediyor. Rahmetli Yaşar Nuri Öztürk “Allah ile Aldatmak” kitabında her şey anlatılmıştı aslında…

KIYMALAR KEBAPLAR ETLİ YEMEKLERDE DOMUZ ETİ YOK MU SANIYORSUNUZ?

Dahası var tabii… Çoğumuz Domuz eti yemediğimizi sanıyor ama dışardan yediği köfte, kıyma türü tüm kebap ve etli yemeklerde içine katılmış domuz etini yiyoruz. Bilerek bilmeyerek ama nihayetinde yeniliyor…  Allah var Gaziantep'in namuslu ve dürüst esnafı, marka lokantacısı ve kebapçısının buna yelteneceğini hiç sanmıyorum. Daha bir şey var ki o da çok kafa karıştırıcı. Allahtan başkasının adına kesilmiş hayvanın etini yemek de haram sayılıyor. Yani bundan sonra çocuğunuzun yakınınızın veya işyerinizin kendinizin adına keseceğiniz hayvanın eti bu durumda haram sayılmış oluyor… Hani bir şey kazandığında veya kazayı atlattığınızda adak sözü verir ve onu da yerine getirirsiniz ya, artık sadece Allah adına keseceksiniz hayvanları, sakın unutmayın… Ötesi, faizmiş, kumarmış, zina etmekmiş, zulmetmek veya adam öldürmek de harammış… Allah aşkına söyleyin Türkiye’de bunları yapmayan şu anda yüzde kaça düşmüştür? 

 DİYANET HARAM İÇİN NE SÖYLÜYOR?

Bu sefer daha da merak ettim ve Diyanet İşleri Başkanlığının sitesine girerek, “31 Mayıs 2024 Cuma günkü hutbede söylenenleri okudum. Bakın neler söylenmiş:

Kıymetli Müminler!

İslam, haksız kazanç kapılarının tamamını kapatmıştır. Hayatın bereketini götüren, huzur ve güveni zedeleyen, hırsızlık, rüşvet, tefecilik, stokçuluk, karaborsacılık gibi gayr-i meşrû yollar haramdır. Allah katında büyük bir vebal olan kul ve kamu hakkını ihlal etmek de haramdır.

İslam, en büyük sömürü ve zulüm araçlarından biri olan faizin azını da çoğunu da haram kılmıştır. Faiz, alışveriş olarak kabul edilemez. Gelişen ve değişen şartlar, faizin haram olduğu gerçeğini asla değiştiremez. Bu hususta Rabbimizin uyarısı gayet açıktır: “Faiz yiyenler, kabirlerinden şeytanın çarptığı kimsenin kalktığı gibi kalkarlar. Bu, onların ‘Alışveriş de faiz gibidir’ demelerinden dolayıdır. Oysa Allah alışverişi helâl, faizi haram kılmıştır…”

Sağlığı tehlikeye atan, yuvaları dağıtan içki, kumar ve uyuşturucu maddelerin tamamı haramdır. Fıtratı bozan, aile ve toplumları fesada uğratan, insanlığın geleceğini tehdit eden zina, fuhuş ve cinsiyetsizleştirme gibi her türlü eylem haramdır. İnsanlar arasındaki muhabbeti bitiren, toplumsal dayanışmayı yok eden yalan, dedikodu, iftira, su-i zan gibi kötü hasletler haramdır. Şu da bir hakikattir ki, gerçek hayatta haram olan her şey, sosyal medya ve dijital mecralarda da haramdır, günahtır.

Aziz Müslümanlar!

Ne yazık ki, helâl-haram duyarlılığının günden güne azaldığı, haramların özendirildiği ve aleni bir şekilde işlendiği, mahremiyet sınırlarının hiçe sayıldığı bir dönemde yaşıyoruz. Böyle bir zamanda bize düşen; Allah ve Resûlü’nün koyduğu helâl ve haram ölçülerine titizlikle riayet etmektir. Ailemize ve çocuklarımıza helâl-haram bilincini kazandırmaktır. Unutmayalım ki, haramlar, Allah ile kul arasındaki en büyük engeldir. Helâl-haram hassasiyetini kaybetmek, fert ve toplum için en büyük felakettir.

GAZİANTEP'TE İNTİHARLAR OLUYOR ADAM AİLESİNİ ÖLDÜRÜYOR HEPİMİZ SEYREDİYORUZ

Evet… Ülke olarak çok acı gerçeklerle iç içeyiz, Gaziantep olarak daha kötü durumdayız. Şehirde peş peşe intiharlar oluyor insanlar endişe içinde neler oluyor? Demeye ve korkmaya başlıyor. Ne acı ki hemen hemen herkes özellikle kenti yönetenler “hayat devam ediyor” diyerek bu şehir halkına bu yönde bilimsel veya psikolojik yönlü bir izah verme açıklaması yapmıyor. Sağlık kuruluşları başını kuma gömmüş, bu kadar intihar neden oluyor bir açıklama bile yapmazken, sağlığın başı ve bazı milletvekilleri başarılı bir hastane başhekimini görevden alma yarışına giriyor ve büyük zafer elde ediyor. Hele Güzelvadi’deki aile faciası hepimizi şok etmeye yetti. Bipolar hastasıymış denilerek asla geçiştirilemeyecek bu olay da kentin kara gününe ekleniyor. Yani bu kadar basit, düşünsenize bir kadın karnındaki bebeğiyle ve 4 çocuğuyla kocası tarafından öldürülüyor, sonra baba kafasına kurşun sıkarak intihar ediyor. Şehirde kimse bu olayın derinliğini araştırmayı aklına getirmiyor. Kimse çıkıp da akıl ve ruh sağlığı hastaneleri diye kapatıldı, bu kadar deli sokakta elini kolunu sallayıp geziyor demiyor. Ya Avrupa ülkelerinde bir insan raporlu ise o insan sürekli gözetim altında tutulur. Bizde dediler sokağa bırakılıyor. Sokaklarda caddelerde uyuşturucu kullananlar cirit atıyor. Tıpkı mafyacılık oynayanların insanları tehdit edip para kazanma yolunu seçtiği gibi...

İTHALİNE BİLE İZİN VERİLEN DOMUZ ETİ

Ve tüm olan biten bunlardan sonra biz hala “Köfteye domuz eti konulmuş” diyerek bir haftadır ülke gündemini oluşturuyoruz. Bırakın onu bunu haram olmasa da yenilmesi mehruk kabul edilen Gaziantep’te At ve eşekler kesiliyor, bazı lokantalar, kebapçılar en iyi müşteri oluyor onu bile seyrediyoruz… Haa son bir şey; Bu HARAM kılınan Domuz etinin SUDAN ülkesinden ithal edilip Türkiye’ye getirildiğini ve satıldığını biliyor muydunuz? Ülkemizdeki yaban domuzlarının da en iyi müşterilerinin yemek firmaları olduğunu bilmiyorsunuz sanırım. Hatta bunların içerisinde en ünlüsü, Düzce'de okul, yurt ve fabrikalara toplu yemek hizmeti veren Saydamlar Catering adlı firmadan 13 Ocak 2021 tarihinde alınan numunede domuz eti olduğu tespit edilmiş. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın yayımladığı taklit-tağşiş ve sağlığı tehlikeye düşürebilecek gıdalar listesinde de yer alan firmanın sahibinin AKP Düzce Sosyal Politikalar Başkanı Murat Saydam olduğu öğrenildi. NOKTA

Hepinize iyi haftalar