Gaziantep siyasetinde hayli hareketli dönem yaşanıyor. İlçe ve il kongrelerinde değişimler oluyor. Başkanlar değişiyor yönetimlere yeni isimler yeni yüzler geliyor. AK Parti’den sonra CHP ve ardından MHP teşkilatlarını yeniledi. Bu üç parti değişimlerde ve yenilenmede hayli hareketli oldu. Zaten gözler de onlara çevrildi. Önce AK Parti’den başlamalıyım. İl başkanlığına getirilen Murat Çetin’in yanısıra ilçelerde de değişiklik yaşandı. Yeni yüzler dediklerimizin başını elbette Murat Çetin çekti. İktidar partisi olduğu için de herkesin ilgisini ve alakasını kendisine çevirdi. Çok ilginç Murat Çetin iş adamı kimliğini kısa sürede üzerinden attı ve iyi bir siyasetçi olmak için yaptığı bazı ufak tefek yanlışlara rağmen gündemde olmayı başardı. Sempatikliği, alçak gönüllüğü, insanlarla çabuk temas kurabilen, büyükle büyük, küçükle küçük olabilen bir görüntüsüyle kısa sürede ismini herkese ezberletti. Bu bir siyasetçi için çok önemli gelişmedir. Eğer insanlar sizi görüntünüzde birlikte isminizle de hatırlayabiliyor ve seslendiriyorsa, bu kısa zamanda elde edilmiş ciddi bir başarıdır. Sanırım Murat Çetin bunu tam olarak olmasa da ciddi manada başardı. Teşkilatına da sahip olması, oluşturduğu yönetimin içinden gerçekten de iş bilen ve liyakat sahibi isimlerin yer alması, Murat Çetin’in işini kolaylaştırıyor elbette. Eğer “herşeyi ben bilirim, benim dediklerim yapılacak, kararı ben veririm” gibi ego kokan işlere bulaşmaz ise geniş halk kitlelerinin sorunlarını yetkili mercilere taşıma misyonunu yerine getirirse AK Parti’nin Gökte ararken yerde bulduğu bir siyasetçisi olabilir. Veya bu yükü taşıyamaz ve hayal kırıklığı yaratabilir. Tabii ki izleyecek, takip edecek, gözleyecek ve değerlendirmemizi yapacağız. Yeri geldiğinde eleştirimizi de yapacağız elbette. CHP’DE REİS REİSOĞLU BAŞARILI OLABİLİR Mİ? CHP il’de kıyasıya bir seçim oldu. CHP tabanlı Karaca Bozgeyik’in kısa sürede önemli bir delege kitlesine sahip olması dikkat çekici. Kılpayı kaybettiği seçime rağmen ben kazananı olarak bakıyorum. Mütevazi kişiliği ve partililerin güvendiği bir isim haline gelen Karaca Bozgeyik’in bu potansiyelini koruması ve partiye hizmette geri planda kalmamasını öneririm. Reis Reisoğlu CHP için önemli isim elbette. Yıllarını bu partiye veren bir kişi olduğunu söylememe gerek yok. Partide varlığı inkar edilemez ama vatandaşlar kategorisi için aynı şeyi söyleyemem tabii. Düşüncem halka yakın olması gerektiği. Çünkü siyasette sadece partililerin sizleri tanıması yetmiyor. İşte Reis Reisoğlu’nda bu çok büyük bir eksiklik. Umarım il başkanlığı döneminde kentin sorunlarına eğilir, vatandaşların sesine kulak verir, yaşanan sorunlarının çözümü için çaba gösterir. Bunun için de elbette çok çalışması şart. Resioğlu’nun başarılı bir iş adamı olma vasfını CHP’nin en büyük zafiyet olan halkla ilişkilere taşıması gerekiyor. Şu anda bunu CHP’de Milletvekili olan ve kısa zamanda hepimizi şaşırtan Melih Meriç yapıyor. Ama önemli olan bir il başkanının bunları yapabiliyor olması. Sadece makam ve unvan denilirse bu anlayış o siyasetçi için başarı değil başarısızlık getirir. Kaldı ki bir il başkanının en önemli misyonlarından birisi, parti içinde huzuru sağlaması, küskünleri barıştırması, hepsinin tüm enerjilerini partiye hizmet olarak vermesi yolunda çaba göstermesidir. CHP’yi de izlemeye alıyoruz elbette ve yeni il başkanı ile yönetiminin performansını titizlikle takip edeceğimizi söylemeliyim. MHP’DE SERMET ATAY FARKI MHP’deki durum biraz farklı. Önceki İl Başkanı Cahit Çıkmaz, bir gece içinde aniden görevden ayrılma kararı verdi. Bu öyle basit geçiştirilecek bir durum değil. Ama MHP’de eğer istenmiyorsan hemen çekilmelisin. Görünen o ki Cahit Çıkmaz için ayrılma zamanı gelmişti ve o da gerekeni yaptı tabii… Yeni il başkanı Mustafa Bozgeyik için aslında Milletvekili olabilir diye düşünülüyordu. Çünkü MHP’nin potansiyelinde 2 Milletvekili çıkarabilme ortamı vardı. Ne var ki bu gerçekleşmedi. Haliyle Mustafa Bozgeyik için ikinci bir sorumluluk gündeme geldi ve il başkanı yapıldı. Olması gereken isimde zaten kendisiydi. Elbette bunda genel merkezin yanısıra Sermet Atay’ın da büyük rolü olduğunu söylemeliyim. Şu dönemde yıldızı parlayan ve TBMM idare amiri olarak da önemli bir görev üstlenen Sermet Atay’ın il ve ilçe teşkilatlarındaki gücünü büyüttüğünü de ifade etmeliyim. Mustafa Bozgeyik ile Gaziantep’te MHP’yi daha iyi yerlere getirmesi bekleniyor. Bu arada aynı şeyleri Sayın Bozgeyik’e söylemeli ve Gaziantep’in sorunları konusunda sessiz kalmamasını öneririm. Bunu Sermet Atay çok iyi yapıyor. Kendisi de yapmalı derim. ŞAMİL TAYYAR VE MKYK DEĞİŞİMİ Gaziantep’in siyaset dünyasında en popüler isimlerinden birisi olan Şamil Tayyar MKYK da liste dışı kaldı, bu siyasette olağan şeyler. Çünkü bir gün zirvedesin ertesi gün değilsin. Aslında Şamil Tayyar’ın yerinde olsam AK Parti’ye girdiği günden itibaren yaşadıklarını kitaba çeviririm. Çünkü biliyorum ki inanılmaz bir hikayesi vardır. Ve yine biliyorum ki, bunu kitaba çevirecektir. Zaten dün paylaşım yaptığı Twitter’da ““Kongrenin ardından bir küçük tespit ve uyarı olarak kenarda dursun. Yeni politika, vizyon ve kadrolara dair değişim talebini, toplumsal ihtiyaçlar ve siyasal dinamikler şekillendirir. Bu gerçeklikten kopuk, iç iktidar hesabına dayalı keyfilik, karar alma sürecinde etkisi olmayan üç beş isimle sınırlı değişiklik, sadece değersiz istatistiki veridir, değişim değildir. Ne var ki Cumhurbaşkanımızın azametini kendi gölgesi sananlar, Erdoğan sonrası hesaplarını ‘değişim' ambalajıyla sunuyor. Yozlaşmayı tetikleyen bu hizip, AK Parti'yi için için çürütüyor. Oy oranının yüzde 50'den 35'e inmesinin siyasi/sosyal sebeplerini üreten bu yoz akıl, belediye başkan adaylarının belirlenmesinde de etkili olursa, telafisi güç siyasi hasar oluşabilir. Üzgünüm, bir ekip, cehenneme giden yolu iyi niyet taşlarıyla döşüyor”demesi, bundan sonraki siyasette önemli bir figür olacağını göstermiş oldu. Bu arada mutlaka belirtmeliyim, AK Parti’de İl başkanı Murat Çetin genel kurul öncesi Gaziantep’ten MKYK’ya 2 isim girebilir diye işaretini vermişti biliyorsunuz. Bu gerçekleşti ve Serpil Kavrak ile Sait Kirazoğlu listeye girdi. Sadece hayırlı olsun derim, temennim Gaziantep’ten kopuk olmamaları ve bu kentin varlıklarını hissetmeleri… GIDADA ZİRVEDEYİZ? AMA NE ZİRVESİ? Bu Tabloya iyi bakalım. OECD ülkeleri içerisinde Gıda Enflasyonunda birinci sıraya gelmişiz. Türkiye bu ülkelere göre gıda enflasyonunda Ağustos'ta %72,9'a çıktı ve birinci oldu. 2. Sıradaki Macaristan ile aramızda uçurum var. Diğer ülkeler de öyle. Yani bizim altımızdaki ülkelerde gıda enflasyonu 17.9’dan başlıyor. Asgari ücretin bu ülkeler arasında en düşük olduğu, kiraların, akaryakıtın zirve yaptığı ülkemizde yediğimiz içtiğimiz her şeyi ne kadar pahalıya satın aldığımız net bir şekilde ortaya konulmuş. Bizi kıskanıyor denilen ülkelerin vatandaşın sağlığını ilgilendiren gıdada ne kadar düşük enflasyona sahip olduğunu görünce kahrolmamak elde değil. whatsapp-image-2023-10-08-at-16.36.22-001.jpegHEPİNİZE İYİ HAFTALAR