Gaziantep'in tarihi yerlerini gezmek çok hoşuma gider Kale altı ve civarını gezerken oraların eski hallerini hatırlarım. Millet hanı Hışva hanı Kır kahvesi.Kalenin yanındaki pazar yeri buralardaki anıları sanki tekrar yaşar gibi gezerim. Bu gezi sırasında bazen Babamı hatırlarım
Geçenlerde kır Kahvesinin yanındaki küçük bahçenin içindeki ağacın altına bakarım.

Babam kale altına geldiğinde orada oturup çay içerdi.

Kale altının bizim yanımızda bir ayrıcalığı vardı.

Oradaki esnaf dan alış veriş yapardık.

Kurban bayramı öncesi Kurbanlık da buradan alınır Kışlık peynirde buradan alınırdı.

Kale altı hala benim için önemli

Kalaycı Hüseyin ustadan Bakır kazan tava tabaklar alarak Mutfak da tekrar bakıra döndük.

Dedim ya Gaziantep in Nüfusu 100 bin iken Sanki bizim göbeğimiz buralarda kesilmiş di.

Her köşenin her alanın bizde unutulmaz hatıraları var.

Yine bu güzel duygularla kale altını gezip Kale altından geçip
Şehitkamil ilçe milli eğitim müdürlüğüne doğru giden eski Antep evlerinin arasında geçerken.

Bir kamyonet dar yolda yolu trafiğe kapatmamak için olacak duvara başarılı olarak yanaştı.

Bu Duvara başarılı bir şekilde yanaşmayı takdirle karşıladım hoşuma gitti dönüp baktım.

O an büyük bir tepki ile karşılaştım.

MEĞER ADAMLAR SURİYELİLER İMİŞ

Arabadaki toplanan atık maddeleri eve indiriyorlarmış.

NE VAR BUNDA DİYECEKSİNİZ

BİR ŞEY VARDI Kİ BENİM DÖNÜP BAKIŞIMDAN RAHATSIZ OLDULAR.

Arab ca Git ne bakıyorsun gibi kaba hareketlere maruz kaldım.
Ben muhatap olmadım yürüdüm ama üzüldüm.

Güzel veya doğru olamayan bir söz var.

''Garip itin kuyruğu kısık olur''
Biz onları hiç bir zaman üzecek bir tavır almadık.

Bunlar tam tersi benim Vatanımda !!Kulağı kesik it'' gibi kabalık yapıyorlar.

Benim yerimde tahammülü az olan daha genç bir insan olsaydı muhakkak istenmeyen olay olurdu ben yürüdüm ama rahatsız oldum.

Onlar benim Vatanımda saygısızlık yapma cesaretini bulmamalı.