Bizden geçti de  çoluk çocuk için hayat her geçen gün dahada zorlaşıyor.

Bunca şahit olduğumuz şeyden sonra görüp, duyup izlediklerimiz “yok daha neler” dedirtiyor.

Bazılarımız “Ne talihsiz insanlarız ki bu kadar kötü bir zamanda yaşıyoruz” demeden edemiyor.

Gerek ekonomik nedenlerden gerekse abartılı internet bağımlılığı sayesinde her geçen gün derin bir yalnızlığa düştüğümüz günlerden geçerken,

Memlekette ölmek suç, öldürülmek kabahat, dayak yemek korkaklık, dolandırılmak ahmaklık.

Suçun bu kadar kolay işlendiği, suçluların bu kadar kolay dışarı çıkıp bir o kadar kolay suç işlediği başka bir örnek olmasa gerek.

Evet biraz abartıyor gibiyim ama son birkaç ayda gördüklerimiz daha fazlasını anlatmıyor mu?

Bu memlekette adaletin tam anlamıyla yerini bulacağına inancı kalmamış insan sayısı her geçen gün hızla azalıyor.

Bu inançsızlık mevcut kanun ve yasaları tanımak istemeyen kesimlere cesaret vermiyor mu ?

Acaba bizim kanunların caydırıcılığı, inandırıcılığımı yok yoksa kanun koyanlar kanunlara sahip mi çıkmıyor ?

Gücünü kanunlardan alarak görev yapması gereken bürokratlar kanunlar yerine siyasilere mi güveniyor ki kanunları takan yok!

Amerikan filmlerinin şerifi de polisi de kanunları uygulamak için uğraşıp her hâlükârda başarırken bizimkiler yaptığı her operasyon sonrası sıkıntı yaşıyor.

Çünkü kime dokunsalar koruyucu bir siyasi bağlantısı var, mafya babaları siyasi partilerde poz veriyor polis kime dokunsun. 

Yapanın yaptığının yanına kar kaldığı bir ortamda kim kendini risk etsin.

Bu boşlukta Türkiye Cumhuriyeti değerlerine ve Atatürk’e düşmanlık edenlerin bırakın yargılanmayı neredeyse el üstünde tutulur olduğu herkesin malumu, kendi kurucu değerlerine sahip çıkamayanların kendi çıkarları dışında bir şeyi koruyacağını sanmıyorum.

Bir ülkeyi büyük kılan en önemli unsur vatandaşın anayasal haklarını güvence altında tutup devletin çıkar ve menfaatlerini Anayasanın verdiği güçten yararlanarak korumasıdır.

Anayasa halkın seçtiği onu korumak üzere namusu ve şerefi üzerine yemin etmiş vekiller tarafından halk için yapılır.

O kanunlar ki,  kanun yapıcıların çocuğu, namusu gibidir, onlara en çok sahip çıkıp koruması gerekenler onlardır.

Lideri tarafından belirlenip halk tarafından onaylanan vekillerle ne kadar iyi temsil ediliyorsak o kadar iyi yönetiliyoruz demektir 

Sahi bir siyasetçi yer kapmak için bir kişiyi ikna etmek yerine niye binlerce onbinlerce vatandaşı ikna için uğraşsın ki. 

Neyse fazla uzatmadan bir defa  daha söylemiş olayım devletin dini adalettir, adaleti tesis etmenin yolu oluşturulan sisteme sahip çıkmak Anayasayı korumak, yargı bürokrasisini kollamaktır. 

İkide bir anayasayı tartışmak, ısıtıp ısıtıp insanların önüne anayasayı kanunları koyup tartıştırmak halkın gerçek gündemini perdelemektir. 

Çözüm Anayasa Mahkemesini kapatmak değil anayasayının belirlemiş olduğu kurallara uyulmasını sağlamaktır. 

Daha küçücük çocuklarımızı korumak için düzgün yasalar yapamamışız yok şununla bununla anayasa değişikliği yapmak zorundaymışız gibi davranmaktan vazgeçelim. 

Hayırlı günler hayırlı cumalar.