Geçen "Haftaya Bakış'ı" Almanya'da olduğum için boş geçirmek durumunda kaldık. Her yıl düzenli olarak gittiğim Gaziantepli'leri gecesi, bu yıl kardeş şehirlerin daha ciddiyet kazandığı ve ilişkilerin resmi hale getirildiği bir döneme rastlatılması açısından çok cazip hale gelmişti. Bu yönden, Gaziantepli'ler Kültür ve Dayanışma Derneği'nin Başkanı Sayın Sıtkı Palabıyık'ın çağrısına yine yok diyemedim ve soluğu Almanya'da aldım. Duisburg Belediyesi'nin Gaziantep Büyükşehir Belediyesi başkanı ve meclis üyeleriyle birlikte vali ve emniyet müdürünün de yer aldığı heyete karşı son derece ciddi bir yaklaşım göstermesi, kafalarda oluşan 'kardeş şehir masalını' gerçeğe dönüşmesi yönünden örnek bir gelişmeydi. Vali, emniyet müdürü, belediye başkanları ve meclis üyeleri dahil yaklaşık 45- 50 kişiden oluşan Gaziantep heyetinden ayrı olarak katıldığım, ama Duisburg'da aralarında bulunduğum bu ortamdan çıkardığım sonuç; Almanların bu kardeş şehircilik işine çok ciddi baktıkları, bundan da orada bulunan Türkler ile Gaziantepli hemşehrilerimizin çok yararlanacakları oldu. Görünen o ki, Almanlar bu işe angarya olarak bakmıyorlar, aksine son derece ciddi davranıyorlar. 4 günlük programda yaşadıklarım beni gerçekten çok umutlandırdı. Yeterki Gaziantepli olarak bu anlayışa aynı şekilde karşılık verelim. Başta ekonomik yönü olmak üzere, sosyal ve kültürel açıdan, karşılıklı olarak yararlanabilecek bu ilişkiye, biraz daha ciddi bakmak, temsil yönünden işi daha ciddi tutmakta fayda görüyorum. Bunu Almanlar yapıyor, ama itiraf etmem gerekirse, biz temsil olarak bu düşünce ve uygulamaya karşılık verdiğimiz kanatinde değilim... Eğer bir daha olacaksa ki olmalıdır, Almanya'ya gidecek heyette, gününü ve zamanını buradaki akrabaları, arkadaşlarıyla geçirme yerine, iki kardeş kent arasındaki ekonomik, sosyal ve kültürel yöndeki ilişkilerin güçlenmesi için mesai harcamayı ön plana alacak kişiler bulundurulmalıdır.. Sanırım, özellikle Sayın Asım Güzelbey ne söylemek istediğimi anlamıştır. Antep Harbi ve Kurtuluş günü
ilk kez şanına yaraşır şekilde kutlanıyor

Yıllardır kaleme alır, kurtuluş günü kutlamalarının angarya olarak yapılmaması konusunda eleştiriler getirir, önerilerde bulunuruz. Antep Harbi'nin önemini anlatır, tarihçilerimizin bu yöndeki yayınlarının ciddiye alınması gerektiğini hatırlatır, hatta bir kenara attığımız bu değerli insanlarımıza değer verilmesini tavsiye eder dururuz.. Genç kuşağın Antep Harbi konusunda bilgilendirilmesi yönünde harekete geçilmesi için valilerin, milletvekillerin, oda başkanlarının, sivil toplum örgütlerinin dikkatini çekmeye çalışırız. Hatta hiç unutmam, Sayın Muammer Güler'in valilik döneminde, Antep Harbinin bir çizgi romanı haline getirilip okullarda dağıtılması, hatta "Antep Harbi" ve tarihi konularında öğrencilere haftada bir kez bilgi dersi verilmesi yönünde önerilerim bile olmuştu. Bu yöndeki yayınlarımızın, geç de olsa semeresini vermiş olduğunu görmek, duyarlı insanlarımız ve yöneticilerimizin, Kurtuluş gününü bir haftalık etkinliğe çevirme yolunda harekete geçtiğini görmek, bizleri son derece mutlu etmiştir. Büyükşehir önderliğinde şehirde bayrakların, reklam panolarının kurtuluş günü etkinliklerine bir heyecan yaratması, GTO'nun ilk kez böylesine geniş kapsamlı olarak çalışma yapması, Can Dündar'a yaptırdığı belgeselin anlamı, Turizm Derneği Başkanı Sıtkı Severoğlu'nun Antep Harbi'ni çizgi roma haline getiren kitap yayınlama girişimi, sivil toplum örgütlerinin Antep Harbi konularında toplantılar yaparak, tarih bilgisi olan konuşmacıları davet etmeleri, son derece güzel gelişmeler. Böylesine anlamlı günde, GSO'nun, Sayın Adil Dai'nin "Olaylarla Gaziantep Savaşı" kitabına verdiği desteği alkışlarken, bu arada Sayın Abdulkadir Konukoğlu'nun da, Sayın Birol Güngör'e yazdırmış olduğu Antep Harbi'ni anlatan ve okumaya başlayanın nefesini tutarak elinden bırakmayacağı kitabını, herkesin okumasını sağlayıcı teşebbüsün zamanının geldiğini hatırlatmayı bir görev sayıyorum... Dokurcum Anıtı doğru yere dikilecek Büyükşehir Meclisinde bu karar alındığında, anıtın Kilis yolundaki Dokurcum Değirmeninin olduğu yere dikileceği açıklanmıştı. Ertesi gün yine Haftaya Bakış köşesinde, bu anıtın o bölgede dikilmesinin bir anlamı olmadığını, kente gelen yerli yabancı herkesin görmesi bakımından şehir merkezinde bir bölgeye dikilmesinin daha doğru olabileceğini yazmış ve önerilerde bulunmuştuk. Anlaşılan bu öneri Sayın Güzelbey'in kafasına yatmış olacak ki, anıt kale civarına dikiliyor ve bugün temeli atılıyor ... Doğru karara bizde alkış tutuyor ve Sayın Güzelbey'i tebrik ediyoruz. THY, Kargo'da Gaziantep'i ciddiye alacak mı ?

Bugün, şu ana kadar kent adına yaptığımız öneri ve tavsiyelerin, yetkililer tarafından dikkate alınarak harekete geçildiğini yazmanın gururunu yaşıyoruz. Yaptığımız ve yazdığımız herşeyin, kişisel çıkar ve menfaatler olmayıp, sadece kent menfaatlerini olduğunun bilinmesini bir kez daha hatırlatmayı görev sayıyorum. Geçen haftalarda THY'nin Gaziantep havaalanına kargo bölümü yaptırmadığını ve özellikle yurt dışından gelen tüm kargoları Adana'dan almak zorunda kaldığımızı hatırlatmış, bu yönde ticaret ve sanayi odalarımız ile milletvekillerimizi göreve çağırmıştık. Bu çağrıya duyarlı davranan Sanayi Odası Başkanı Sayın Nejat Koçer, bu yönde bir açıklama yaparak, kargo konusunun en kısa zamanda çözüme ulaştırılmasını istedi. Biz de "Sadece Koçer yetmez, milletvekillerinin de harekete geçip Koçer'e destek vermesi lazım" diyor, Gaziantep'in bu kadar hor görülen veya ciddiye alınmayan bir kent konumundan çıkması yolunda mücadele etmelerini istiyoruz. Bir öğrenci velisinden Milli Eğitim Müdürünün dikkatine

Sayın Özekşi; Sakarya İlköğretim Okulu 2/B sınıfını okutan Z.B. adlı öğretmen öğrencilere şiddet ve agresif hareketlerde bulunmakta ve sınıf içerisinde bağırarak çocukları psikolojisini bozmaktadır. Aynı zamanda 2.ci sınıf öğretmenleri, Z. adlı yayın eviyle anlaşarak 3 YTL olan tüm dersler kitabını 15 YLT para karşılığı öğrencilere zorla satmışlardır. Bazı veliler bu duruma itiraz ettiği halde "almazsanız çocuğunuz sınıfta kalır" sözleriyle karşılaşmışlardır. Bazı söylentilere göre okul müdürünün olayı bildiği halde bu duruma seyirci kalıp olaya müdahale etmediği iddia edilmektedir. Sayın Özekşi, lütfen bu konuya el atın. Siz yazarsanız, yetkililer bu olayı inceleyip el konayacaklardır. Sizden tüm öğrenci velileri olarak bu sorunu çözme yolunda sesimizi duyurmanızı istiyoruz.
Adı Soyadı : zeynel inci
E-Mail : [email protected] Bu da Tapu Kadastro Müdürü'nün dikkatine

SAYIN ÖZEKŞİ
Tapu Kadastro Bölge Müdürlüğ'ünün başlatmış olduğu uygulama ile ilgili şikayetimi iletmek istiyorum. Bölge Müdürlüğünün yapmış olduğu çok güzel uygulamalar var. Fakat bir uygulaması var ki özellikle köylü vatandaşlarımız için ciddi anlam da çileye dönüşmüş durumdadır. Tapu müdürlüğünde bir günde en çok 30 işlem yapılmaktadır. 1,5 milyon nufusu olan bir şehirde sadece 30 işlem! yapılabiliyor. Bu işlemlerin çoğunluğunun ipotek ve haciz gibi büyük firmalara ait işlemler olduğunun bilinmesinde fayda var. Vatandaş sıra alabilmek için sabah saat 06.30 - 07 gibi zamanlarda gelip sıraya giriyor. Eğer bir vatandaş köyden gelip tapu işlemi yapacaksa bu boşa gidecek demektir. Çünkü o vatandaş gelene kadar o günün sırası bitmiş oluyor. İşin ilginç yanı ertesi gün veya sonraki günler için işlem sırası verilmiyor. Tabi bu durumda vatandaş için devletin kapısı gel git kapısı demektir. İlgililerin yapıcı çözümler için sarfettikleri gayret yanında, böyle olumsuzluklara düşmemeleri gerekir diye düşünüyorum...
İlginize teşekkür eder saygılar sunarım.
M. T. (Okuyucumuz isminin yazılmasını istememiştir)
Hepinize İyi Haftalar