Ülke gündemi gibi sıcak olan havalar Eylül itibariyle serinlemeye başladı.
Yaz tatili bayram tatili derken okullar açıldı, mesai başladı
Tatil modundan çıkmak zor olsa da hayata hızlı bir giriş yapmak durumundayız.
Çünkü zorlaşan yaşam koşulları her geçen gün değişen riskler hayat akışımızıda hızla kendi mecraasına sürüklüyor.
2016-17 Eğitim öğretim dönemi her zamankinden daha sorunlu başladı.
Bir tarafta kurban diğer tarafta okul öncesi hazırlıklar iyice daralan bütçeleri epeyce zorladı.
Kurban fiyatları geçen yıllara oranla daha uygun olsa da iki masraf üst üste gelince insanlar ister istemez zorlanıyor.
Pazartesi günü yaklaşık 62 bin civarında okulda 17.5 milyon öğrenci, 1 milyona yakın eğitimci, yüz binleri bulan kantinci, simitçi, servisçi başta olmak üzere Türkiye'nin neredeyse yarısı heyecanla okullara koştu.
28 bininin meslekten ihraç edilmesi, 21 bin öğretmenin açığa alınmış olmaları nedeniyle 50 bin civarında öğretmen okula gidip öğrencileri ile buluşamadı, eminim bir eğitimciyi işsiz kalmaktan çok öğrencilerini boynu bükük koymuş olmak daha çok üzer.
Öğretmenler kadar en çok mağduriyet ilkokul çocuklarında oldu yüz binlerce ilkokul talebesi evlerine geri dönmek durumunda kaldı.
Bu arada ilginç bir detayı daha öğrenmiş olduk, daha önceki yıllarda Milli Eğitim tarafından dağıtılan kitapların yazarları FETÖ'cü imiş yeniden basılması gerektiği için kitaplar yetişememiş gülsek mi ağlasak mı bilemedim.
Kaynak kitapların yayın evlerinin büyük çoğunluğu da FETÖ' cü çıkınca okullarda belli yayın evlerinin kitaplarına yasak getirilmiş. ( Geçen yıllarda bu yayınlara izin verenler hesap vermeyecek mi ?)
Kaynak kitap veliler ve öğretmenler için ciddi bir mesele, yayıncılar için büyük rant kapısı, bu sayede bazı eğitimcilere KIYAK geçilir mi diyede merak etmeden duramadım.( Çocuklar çalışırken görüp incelemiştim KIYAK YAYINLARI Gaziantep'ten basılıyor)
Sözüm ona dershaneler kapatıldı ama ihtiyaç bitmedi, onların yerini mantar gibi çoğalan etüt merkezleri aldı ve dershanelerden daha daha pahalı. Böyle giderse merdiven altı dershaneler çoğalacak.
Fetö'ye bağlı oldukları tespit edilen eğitim kurumlarına el kondu, dershaneler, okullar, yurtlar, vakıflar daha neler neler.
Bunların bir kısmı milli eğitim, vakıflar bölge müdürlüğü, üniversiteler gibi kamu kurumlarına bir kısmı da tüzel kişilere devredildi. Yada faaliyet gösterdikleri yerleri onlar aldı geçen gün dikkatimi çekti önceki yıllar en çok rağbet edilen ANAFEN dershanesinin KARATAŞ'ta şubesinin levhaları değişmiş ÜNSAL ÖREN Okulu olmuş, yanlış hatırlamıyorsam Ünsal Ören Bey Adalet ve Kalkınma Partisinden milletvekili adayı olmuştu umarım bu dershaneler ve okullar birilerine servis edilmiyordur. ( Ünsal Ören Eğitim Kurumlarını bu kadar kısa sürede kat etmiş olduğu başarıdan dolayı tebrik etmemek elde değil)
Fetö kapsamında el konulan 8 özel okulunda talep yoğunluğundan dolayı İmam Hatip Okulu yapıldığını öğrendik, Gaziantep'te çok fazla okul ve derslik ihtiyacı var, İmam hatip okuluda olsun ama keşke birkaç tanesi FEN Lisesi yada güzel bir Anadolu Lisesi yapılabilseydi.
Evet sancılı başlayan bir dönemde,
Kitaplar yeniden yazılıyor atama bekleyen öğretmenler ve ücretli öğretmenlik yapmak isteyenler heyecanla bekliyor.
Biz veliler yaz tatili sonrası boşalan ceplerimize rağmen çocukların kılık kıyafet ve ihtiyaçlarını karşılamak için her türlü fedakarlığa devam ediyoruz, defter kitap, silgi kalem değil de insana okulun temizliği için, genel giderleri için para vermek farklı koyuyor insana sanırsınız özel okulda okuyor çocuklar
Biz veliler yaz tatili sonrası boşalan ceplerimize rağmen çocukların kılık kıyafet ve ihtiyaçlarını karşılamak için her türlü fedakarlığa devam ediyoruz, defter kitap, silgi kalem değil de insana okulun temizliği için, genel giderleri için para vermek farklı koyuyor insana sanırsınız özel okulda okuyor çocuklar
Bu konu elleri kolları bağlanmış imkanları sınırlı okul yöneticileri içinde en büyük sıkıntı Allah yardımcımız olsun.
Saymayı unuttuğumuz onca olumsuzluk içerisinde Eğitimi yönetenler çok hassas davranıp ellerindeki imkanları kendi egoları için değil "Milli Eğitim" için kullanmasını umut ediyorum.
Saymayı unuttuğumuz onca olumsuzluk içerisinde Eğitimi yönetenler çok hassas davranıp ellerindeki imkanları kendi egoları için değil "Milli Eğitim" için kullanmasını umut ediyorum.
2016-2017 Eğitim Öğretim yılının başta değerli öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz olmak üzere eğitim camiasına ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.
Her şeyin telafisi var ancak eğitimin telafisi yok nasıl başlarsa öyle gidiyor. Çocuklarımızı teslim ettiğimiz öğretmenlerimizin sorumlulukları ve iş yükleri çok fazla Allah yardımcıları olsun, onlar öğrencilerini öğrencilerde toplumu aydınlatsın.
Barış ve Kardeşlik içerisinde Hayırlı Cumalar diliyorum.