YANIBAŞIMIZDA SAVAŞ VAR..
Hemen burnumuzun dibinde Halep'te kıyametler kopuyor..İnsanlar acımasızca öldürülüyor. Halep ve civarında yaşayan masum kadın çocuk, kim varsa gözünün yaşına bakılmıyor.. Bir zamanlar hergün turlar düzenlenen, Gaziantep'in kardeş şehri yapılan, karşılıklı ziyaretlerin yanı sıra alışverişlerin maddi -manevi kazanç getirdiği bu ülkeyle şimdi kanlı bıçaklı olmamız ne kadar acı.. Şimdilerde sadece Halep ve yakınımızdaki Azez kasabasına kadar gelen savaşın, yarınlarda sınırımıza dayanmayacağını kim garanti verecek, doğrusu endişeliyim.. Gaziantep havaalanına uçaksavar rampalarının da aralarında bulunduğu silahlardan oluşan bir birliğin konuşlandırılması neyin işaretidir.. Nedir bu gelişme, ne yapılmak isteniyor bir türlü anlayamadık.. Eğer bu silahlar ve uçaksavarlar yarınlarda harekete geçirilecekse, aynı durumun tersi halinde, Suriye'den gelebilecek karşılıkta Gaziantep ne oacak? Bundan bir süre önce yazdığım olası, kimyasal silahların şehrimize yönelmesi halinde ne yapacağız.. Yani o kadar sorular varki, aklımıza takılan.. Ne biz, nede galiba ülkeyi bu noktaya getirenler net cevabı biliyordur..Tek cevap herhalde ABD'dedir..
ORGANİZE DE SORUNLAR VAR
Son bir haftadan beri Organize Sanayi Bölgesinde değişik fabrikalarda çalışan işçilerin tepkisel eylemler yapması, bunlara ilaveten bazı fabrikalarda da eylemlerin başlayacağı işaretlerinin verilmesini görmezden gelmemek lazım..
"Çalıştıracak işçi bulamıyoruz" diyenlerin, şimdilerde çalışan işçilerin eylemlerine makul yaklaşımlarla son verme girişimleri olmadığı takdirde, sıkıntılar yaşanacaktır, şimdiden söylemiş olayım..
Bilindiği gibi, Organizede bu güne kadar fabrikalar genellikle iki vardiyeli çalışıyor, işçiler de 12 saat mesai yaparak, maaşlarından biraz fazlasını alıyordu. Örneğin asgari ücret olarak işçinin eline 710 Tl geçiyor ama 12 saatlik mesaiyle birlikte bu rakam bin ila 1.200 lirayı buluyordu.. Ayrıca 3 ayda bir, ikramiye alıyordu. Bu ikramiye de 1 maaşa tekabül ediyordu..
Yani işçiler zorlanmasına rağmen genellikle bu uygulamadan şikayetçi değildi.. Ama şu bir gerçek ki, 12 saatlik çalışma performanslarını düşürüyor, verimlerini azaltıyordu. Dikkatleri dağılıyor, kazalar ve yaralanmalar oluyordu.. Sonunda Fabrikalar da bunun farkına vardılar ve günde 2 olan vardiyayı 3'e çıkararak, böylece 12 saat olan mesaiyi de 8 saate indirdiler..
İşte bunu yaparken, kendilerini düşündüler de, işçileri hesaba katmadılar.. Çünkü işçilerin maaşlarını normale, yani 710 Tl'ye çektiler. Bu arada bazı fabrikaların üç ayda bir ikramiye vermekten vazgeçmesi, bardağı taşıran son damla oldu.. Çünkü 12 saatlik çalışmaya razı olan ve bu sayede ayda bin 200 liraya yakın eline para geçen işçiler, maaşlarının düşmesine tepki göstermeye başladı.. İşveren ile işçi temsilcileri veya sendikalar şimdi sorunu çözmeye çalışıyor ama görünürde her iki tarafında haklı olduğu gerekçeler, uzlaşmayı zorlaştırır hale getirmiştir..
VALİ İL İSTİHDAM KURULUNU TOPLAMALI
İşte bu tür gelişmelerde, sorunlar Sendikalar ve işverenlerle çözüme ulaştırılamayabilir.. Ve devreye İl İstihdam Kurulu girer..Yapılacak olan toplantıya yasalar çerçevesinde Vali başkanlık eder, işçi temsilcileri, sendikalar, işverenler buluşturulur ve soruna çözüm bulunacak adımlar atılır.. Bence, Organize'de sorun büyümeden Vali'nin il istihdam kurulunu toplayarak işverenler ile işçiler arasındaki problemleri bir araya getirmesi olacaktır. Yoksa meydana gelebilecek sıkıntıların önüne geçilemeyebilir..
MOBESE KONUSUNU ÖNEMSİYORUZ
Mobese ile ilgili son yazımı geçen hafta yazmıştım..Sıkıntıyı biliyor ve Gaziantep'in hem asayiş ve güvenlik açısından, hemde trafik konusunda caydırıcı unsurların başında gelen Mobese'nin tam teşekküllü hale getirilmesi gerektiğini vurgulamaya çalışıyorum..
Bu konuyla ilgili olarak Asayişten sorumlu Emniyet Müdür yardımcısı olan Lokman Şen arayıp bilgi verdi.. Mobese konusunda eksikler bulunduğunu kabul eden Lokman Şen, bunun için ortalama 2-3 milyon liralık bir yatırıma ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.
Ben geçen hafta olduğu gibi bu haftada da, Sayın Fatma Şahin ve Milletvekili arkadaşlarımıza bu sorunun çözümü için harekete geçmeleri gerektiğini tekrar hatırlatıyorum..Sorun son derece ciddi ve boşverilmeye gelmez..Kaldı ki, Gaziantep gibi artık yerli yabancı turistlerin ilgi gösterdiği kentte, göç ile başlayan yoğunluğun asayişi ve güvenliği zorladığı ortamda, tam teşekküllü Mobese sistemi büyük ihtiyaçtır..İhmale ve boşvermeye gelmez..
GENÇ SİYASETÇİLER AKTİF OLMALI
Siyasi partilerde gençlere her zaman önem vermişimdir..Keşke benim kadar iş başına gelenlerde aynı hassasiyeti gösterseler.. Burada hakkını yememek lazım, AK Parti ile MHP diğerlerine göre bir adım öndeler.. CHP'de aslında müthiş potansiyel var ama gençlere, kadınlı erkekli hiç şans tanınmıyor..Bu parti maalesef kabuğunu kıramadı..Gençler vede kadınlar konusunda Atatürk'ün verdiği mesajların tam tersini uyguladı. AK Parti bile CHP'nin yapamadığını yaptı..MHP'nin zaten ülkücü gençliği var. Tek endişe bu pırıl pırıl gençlerin illegal işlere bulaştırılması.. Eskiden bu yönde hayli dikkat çekerdi, şimdilerde birşey duyulmuyor, inşallah böyle de devam ederler..Tabii bunda Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin büyük rolü var..
AK PARTİ'NİN GENÇLERİ
Benim gözlemlerime göre, AK Parti'nin gençleri diğer partinin gençlerine oranla daha aktif, daha katılımcı ve daha derli toplu görünüyor.. Ama onlar da yavaş yavaş CHP'li gençlere konulan sınırda tutulmak isteniyor.. Partide etki alanlarına girmelerine, sanki gizli bir sınır konuluyor.. Partinin tepe noktalarının çevresine bile yaklaştırılmıyor..Hoş bu sınır sadece gençlere değil, partinin önemli sayılacak isimleri için de geçerli elbette...Ama kim ne derse desin, bu sınır eskiden bu kadar değildi..Teşkilat daha kucaklayıcı, daha açık ve şeffaftı.. Onun içindir ki, özellikle Selami Yetkinşekerci girmekte fazla zorlanmadı.. Etkili olmaya başladı.. Ama sırası gelmişken söyleyeyim: Sayın Yetkinşekerci'den beklediğim performansı görmekte zorlanıyorum.. Ben kendisini her yönüyle geliştirmesini, siyasetin merdivenlerinde gerekli olan özellik ve niteliklerini donatması bakımından, gece gündüz çalışma yapmasını isterim.. Sanki öyle göremiyorum.. Yanılabilirim tabii..
AK Parti'de sadece Selami Yetkinşekerci değil, arkadan mutlaka yenileri gelmeli.. Örneğin Kent Konseyinden de tanıştığım ve değer verdiğim il gençlik kolları başkanı Mustafa Dinçoğlu'da da umut beslediğim isimlerden birisi.. Şahinbey Gençlik Kolları Başkanı Bekir Aslan'da kendini belli etmeye başladı..
Kim ne derse desin, diğer partilere oranla AK Parti'nin gençlerinin sosyal yaşamın içine girmesi, toplumsal sorumluluk konusunda dikkat çekici çalışmalar yapması ilgimi çekiyor..Gönül aynı etkiyi, aynı duyarlılığı CHP ve MHP'de de görmek istiyor..
HANİ TRAMVAYLAR IŞIKLARDA DURACAKTI ???
Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Sayın Fuat Özçörekçi, kent merkezinde trafikte ciddi sıkıntılara yol açan Tramvayların ışıklarda duracağını söylemişti. Bunun içinde Metro'dan itibaren vilayet önüne kadar olan güzergahta tramvayların araçlar gibi kırmızı ışıklarda bekleyeceğini belirtmiş, bunu en kısa zamanda hayata geçireceğini söylemişti. Bizde bunu yazmıştık.. Ama aradan yaklaşık 2 ay geçti, bu konuda değişim göremiyoruz..Tabii ki sabırlıyız.. Bekliyoruz..
Hepinize iyi haftalar