Hepimiz biliyoruz ki ortam net değil, gazetecilik tabiri ile FLU bir durum var… Açıkçası kimse önünü göremiyor, onun için de her kafadan bir ses çıkıyor. Biliyorsunuz ülkemiz için en önemli mesele Suriye meselesi, o da çözümden öte sorunlara doğru gidiyor. Ya da biz öyle görüyoruz. Aslında işin başına dönemil ve önce kendimize soralım. Bu Suriyeliler Gaziantep ve çevresindeki illere niçin geldi? Esat zulmünden dolayı değil mi… Peki 13 yıl sonra Esat ülkesini terk edip gittiğine göre niye Suriyeliler ülkelerine gitmiyor? İşte orada kocaman soru işareti. Çünkü Suriye'nin bu gidişle belki de orta vadede Esat’ın dönemini mumla aratacak noktaya gelmeyeceğinin garantisi yok. En başta ortada rejim sorunu var, kimse orada güvende değil, oradaki Suriye halkı durumun ne olacağını bilemiyor. Önünü göremiyorlar çünkü.

HALEP İÇİN PROJE HAZIRLIĞI VAR

Veya iyi tarafından bakalım, bir bakarsınız tam tersi olacak. Yani özellikle Halep ve çevresinden ülkemize gelen milyonlar, bu kez Türk devletinin bu kente uzatacağı el ile işlerin normale döndüğünü görünce geri dönecekler. Peki olabilir mi böyle bir durum? Valla ciddi ciddi çalışmalar oluyor. Hatta Ticaret Bakanı Ömer Bolat Gaziantep’e geldiğinde bu yönde sinyaller verdi. Anlaşılan o ki, Halep için Türkiye harekete geçiyor. Kısa orta ve uzun vadeli Suriye planları için şimdiden hazırlıklar başlamış. Anlayacağınız Suriye'de ticaret yatırım imar işleri için Türkiye olarak ciddi bir hazırlık içinde. Çok iyi biliyoruz ki bu ülkenin geleceğini bizim iktidar çok iyi biliyor. Ona göre strateji geliştiriyor. Umarız öyle olur. Yoksa bir bakarsınız ateşin kıvılcımları bizlere de sıçrar. İşte o zaman yaşanacakları düşünmek bile istemiyorum.

FATMA ŞAHİN SIK SIK MESAJINI VERİYOR

Bu yönde yapılan konuşmalar ve sosyal medya paylaşımlarına baktığımızda yeni gelişmeler için ipucu veriliyor zaten. Sayın Ömer Bolat’ın dışında bizim başkanımız Fatma Şahin’de yaptığı paylaşımda benzer mesajları veriyor. X’de (Twitter) yaptığı paylaşımdaki sözlerden şahsen öyle anlıyoruz. Okuyalım isterseniz:

“Yüksek Lisans eğitimini Türkiye’de tamamlayan ve Suriye Geçici Hükümeti tarafından Halep Valisi olarak atanan Azzam Garib’i tebrik ediyor, görevinde başarılar diliyorum. Gaziantep sanayisi, iş dünyası ve sivil toplumu, başta kardeş şehrimiz Halep olmak üzere, Suriye’nin yeniden imar ve inşa süreci için tüm gücüyle, tecrübesiyle hazır, hazırlıklarına da devam ediyor. Şartlar oluştuğunda çok hızlı bir geri dönüş olduğunu Cerablus deneyimimizde tecrübe etmiştik. Bugün hem bizim saha gözlemlerimiz hem de yapılan ilk araştırmalarda, Suriyeli kardeşlerimizin onurlu, gönüllü, güvenli geri dönüş noktasında büyük bir talep içinde olduğunu görüyoruz. Bu süreci de bize yakışan biçimde yöneteceğiz. Türk toplumu ve devletimiz 13 yıl boyunca tüm dünyaya örnek bir duruş sergiledi, önce insan dedi. Bugün milyonlarca Suriyeli’nin duasında Cumhurbaşkanımız ve Türk halkı var. Sn. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gerçekleşecek geri dönüş sürecinde de önce insan diyecek, tüm tecrübemizi ona göre sahaya yansıtacak, Türk devleti, milleti ve kardeş Suriye halkının nihai kazanımları neyi gerektiriyorsa, ona göre gereğini yapacağız.” Şimdi soruyorum benim buna ekleyeceğim söz olabilir mi? Onun için diyorum ki gelişmeleri bekleyip görelim. İnşallah ülkemiz yararına olabilecek adımlar atılır.

DÜNYADA BUNLARI UYGULAYAN TEK ÜLKE OLMAK SİZCE NASIL BİR DUYGU?

Bir arkadaşım göndermiş bu aşağıdaki sizlerle paylaşacağım maddeleri. Çok iyi bildiğimiz bu kamusal uygulamalar maalesef Dünyada sadece Türkiye’de uygulanıyormuş. Gelin birlikte okuyalım.

1.Vadeli Çek Uygulaması:

Türkiye hariç tüm ülkelerde çek="bankada hesapta hazır para"dır. Çekte tahsilat tarihi (vade) olamaz. Sadece Türkiye’de vadeli çek uygulaması vardır.

2.Yurt Dışı Çıkış Harcı:

Dünyada sadece Türkiye, kendi vatandaşlarından “yurt dışı çıkış harcı” almaktadır. Halen 500 TL’dir. 2025’te 710 TL olacak. Yine dünyada kendi vatandaşına pasaport verirken raiç olarak en yüksek parayı Türkiye almaktadır.

3.Cep Telefonu IMEI Kayıt Bedeli: 

Dünya’da cep telefonu fiyatından daha fazla parayı "vergi" olarak alan tek ülke Türkiye’dir. 2025 yılında  telefon başına 45 bin TL’yi geçecektir.

4.Otomobillerde akıl sınırlarını zorlayan anormal ÖTV Uygulaması Türkiye'dedir:

Dünyada sıfır otomobil ücretinin segmentine göre 2,5-5 katına varan fiyatlarla satıldığı tek ülke Türkiye’dir. Baz bir Audi A6, Türkiye’de sıfır fiyatının 3 katına satılmaktadır. Audi,  ortalama 40 bin EUR’ya sattığı baz aracı için araç başına 7 bin EUR para kazanmazken, TC Devleti vatandaşlarından 1 TL yatırım yapmadan 70 bin EUR'yu aşan vergi alıyor.

5.Özel İletişim Vergisi (Deprem Vergisi)

İlk olarak 1999 depremi sonrasında geçici olarak getirilen bu vergi, bugün kalıcı hale gelmiştir. Telefon, internet ve diğer iletişim hizmetlerinden alınan bu verginin resmi adı “Özel İletişim Vergisi” olsa da halk arasında hâlâ “deprem vergisi” olarak anılıyor. Ciddi bir oranı vardır.

6.Türkiye dünyada %70'leri aşan dolaylı vergi tahsilatları ile oransal olarak dünyanın bir numarasında konumlanmaktadır.

7.Dünyada kamu televizyonuna tüm elektrik faturalarından ve elektronik ürünlerden “bandrol bedeli” gibi özel vergi alan tek ülke Türkiye’dir.

8.Köprü, Otoyol, Hastane, Havaalanı Garantileri : Dünyada gelir garantili yap-işlet-devret projeleri sadece Türkiye’de kalmıştır. 150 milyar doların üzerinde yap-işlet-devret projesi vardır. Ortalama proje maliyetleri USD bazlı %400'ün üzerindedir.

9.Dünyada ciro garantili hastane yapan tek ülke Türkiye'dir.

10.Dünyada sadece meclisinde grup varlığı olan siyasi partilere ayrımcı bir şekilde on milyonlarca dolar devlet yardımı yapan ülke Türkiye'dir.

11.Dünyada plastik poşet kullanımı azaltmak için poşete para ödenmesini kanun ile belirleyen tek ülke Türkiye’dir.

12.Dünyada pırlanta ve değerli taşlardan vergi almayan iki ülkeden birisi Türkiye’dir. Diğer BAE’dir.

13.Dünyada zaman zaman ikinci el otomobil fiyatının sıfır otomobil fiyatını geçebildiği tek ülke Türkiye olmuştur

14.Dünyada "verginin vergisi"ni alan tek ülke Türkiye'dir. Bazı özel uygulamalarda KDV'li tutar ile ÖTV karışmaktadır

15.Kırtasiyelerde kuralsız olarak sadece 100 TL'ye yaptırılabilen basit bir şirket kaşesinin, tüm resmi kurumlar ve bankalarda sanki "olmazsa olmaz" gibi algılandığı bilinen tek ülke Türkiye'dir

16.Ticaret odasına aidat borcu kalan şirketin kapanış için her şey tamam olsa da onay alamadığı tek ülke biziz

17.Plakası kendisinden 10 kattan fazla pahalı olan taksi-dolmuş Türkiye'dedir.

Evet… Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak bunlara layık görülmek ne kadar üzücü değil mi? Artık çok iyi biliyoruz ki en basiti ödediğimiz verginin üzerine vergi konulan Dünyada başka bir ülke yok. Bu gidişle selam vermeye bile vergi kesilecek noktaya getirilmeyeceğimizin garantisi bile yok.

ALLAH YARDIMCIMIZ OLSUN

HEPİNİZE İYİ HAFTALAR