Turkche Değil,Türkçe Konuşalım
Emre Karaoğlu
Güzel dilimiz Türkçe,dünya tarihinin en eski ve en köklü dilleri arasında yer alıyor.Belirli dönemlerde birçok farklı kültürle birlikte yaşam sürdürmemiz sebebiyle ara ara farklı kültürlerden kalıntıları da içinde barındıran Türkçe, esas olarak özü itibariyle kendi güzelliğini ve temel kalıplarını asla kaybetmeden binlerce yıllık Türk tarihinden günümüze kadar gelebilmiştir.Özellikle de İslamiyet'in kabulü ile birlikte Arapça ve Farsça kelime ve cümle yapılarının dilimize yoğun şekilde girmesi sebebiyle bu döneme kadar etkisi en ağır olan ve uzun yıllar devam eden ve hatta sanki bizim kelimelerimizmiş gibi benimsediğimiz durumlar bile meydana çıkıvermiştir.Son 30 yıllık süreci incelediğimizde ise,artık yavaş yavaş teknolojinin gelişmesiyle birlikte Avrupa'nın hem teknolojisini hem de kültürünü yaşamımıza entegre etmemiz sonucunda daha doğrusu her durumda Avrupa'ya özenmemiz sebebiyle Türkçe'ye bir de Avrupa ülkeleri dillerinin ağır etkisini görmekteyiz.Genç neslin artık kalem yerine klavye tuttuğunu, kitap yerine internet okyanusunda aradığı bilgiyi bulduğu günümüzde Türkçemizin daha da gelişmesi gerekirken,yine yukarıda dediğim gibi özenti yaşam tarzının halkımıza dayatılması sebebiyle kendi dil kurallarını bilmeyen,düşündüklerini yazıya dökmekte zorlanan,yazılanları da aynı şekilde anlamakta zorlanan gençlerin bulunduğu bir ülke olduk...Sosyal medya sayesinde insanlar sosyalleştiklerini iddia etseler de,tam tersine bir kutuya hapsedilmişçesine sadece kendilerine verilen o sınırların kalktığı dünya içerisinde yaşıyormuş sanarken aslında evlerimizdeki,işyerlerimizdeki küçücük odalara kapandığımızı farketmeliyiz.Sanal mecralarda arkadaşlarımızla karşılıklı yazışırken yabancı kelimeleri ve kısaltmaları kullanmamız sebebiyle ve bunun bir alışkanlığa dönüşmesiyle birlikte güzel dilimiz Türkçe,yapısal olarak büyük zararlar görmektedir.Dil,ortak kültürün en önemli ve vazgeçilmez parçasıdır.Hepimiz elbirliğiyle Türkçe'ye düşman olmuşçasına yabancı kelimeler kullanmakta adeta yarışa girmiş gibiyiz.Kullandığımız her yabancı kelimeyi tam olarak karşılayan Türkçe kelimeler mevcuttur.İnternette konu ile ilgili araştırma yaparken güzel bir söze denk geldim;"Başka sese benzemez ananın sesi,her sözün ararsan vardır Türkçesi..."Adisyon yerine hesap fişi,data yerine veri,eksper yerine uzman,full yerine tam,illegal yerine yasadışı,kalifiye yerine nitelikli,okey yerine tamam,seans yerine oturum ve bunun gibi binlerce örnek çıkarabileceğimiz yabancı kelimelerin yerine en güzelini yani kendi dilimizdeki karşılığını kullanmak pek de zor olmasa gerek.Türk milletinin her ferdi vatanına ve milletine zarar gelebilecek her durumda gözünü bile kırpmadan can verebilecek insanların çoğunlukta yaşadığı güzide bir millettir.Artık günümüzde savaş devri kapandı.Bizi,kendi kendimizi imha etmemiz için pusuda bekleyenler, aramızdaki bu birlik ve beraberliği yıkabilmek için dört koldan sinsice saldırıyorlar.Bunlardan birisi de dil birliğimizin bozulmasıdır.Milletler ortak paydalar üzerine inşaa edilir.Bu ortak paydaların en önemlilerinden olan dil üzeriden bizi ayırmaya çalışanlar öncelikle dil yapmızı bozacaklar ve zamanla dil birliğinin de yok olmasına sebep olacak çalışmalar yapacaklardır.Bizi bölmeye çalışanlar bizden akıllı gibi görünseler de aziz Türk milleti, dünya üzerinde binlerce yıllık geçmişiyle övünürken geleceğe de sağlam adımlarla ilerlerse hiçkimse bizlere zarar veremeyecektir.Son olarak şu cümleyle yazımı tamamlamak istiyorum;"Bir olalım,diri olalım.Dilimize sahip çıkalım..."
Yorumlar