Önce mevcut ülke ve şehrimizdeki durumumuzdan bahsedeyim kısaca, sonra CHP’ye geçeceğim…Gaziantep gerçekten çok farklı bir şehir oldu, olmaya da devam ediyor. Sıralamaya koyacak olursak elbette vatandaş indinde mutsuzluk birinci sırada yer alıyor. Öyle bir durum ki mutlu diye bildiklerimize bile bir dokunuyoruz bin ah işitiyoruz. Yani herkesin ayrı bir derdi var. Tabii paralı olanın derdi ile yoksulluk çekenin derdi aynı değil. Zaten ortası kayboldu bu işin. Yani orta direk çökertildi. Aslını sorarsanız ülke olarak mutsuzluk had safhada. Hiç Suriye filan demeyeceğim, orasını bir kenara koydum ve olacakları bekliyorum. Düşündüğüm gibi olursa eğer, inanın kahrolurum. İnşallah da olmaz. Çünkü endişelerim gerçekten önümüzü görmemizi engelleyecek nitelikte. Tersi olursa buna razıyız derim. Nihayetinde sınır kenti olmamız hasebiyle bu halimize bile şükür diyerek teselli oluruz. İşin gerçeği inanın tadımız yok sevgili okurlarımız. Hadi Suriye’yi bir kenara koyduk, yahu yılbaşı öncesi asgari ücrete yapılan yüzde 30'luk zam sonrası yaşananlar acaba dünyanın hangi ülkesinde yaşanır? Bir ülke bu kadar mı başıboş bırakılır? Vatandaş bu kadar mı çaresizleştirilir? İnanın daha zam farkını alamadan o fark buhar olup uçtu. Bu kadar mı fırsatçı, bu kadar mı ahlaksız olunur Allah aşkına… Hiç mi Allah korkusu yok bu ahlaksızlarda sevgili okurlarımız? İşin en acısı nedir biliyor musunuz? Vatandaş sahipsiz, insanlar çaresiz…Çünkü ellerinden bir şey gelmiyor ve ülkeyi yönetenler bu keyfiyete göz yumuyor. Herkes kendi kaderiyle baş başa bırakılıyor, buna kader de denmez aslında, ama artık kaderimizi de belirler oldular. Değiştirme şansımızı bırakmadılar. Hele şu emeklilere yapılan haksızlık olacak şey mi? Yapılacak zam sonrası “en iyisi siz ölün” diyorlar… Bu insanlar ömürlerini devletine vergi vererek, sigorta primi yatırarak geçirmişler, ama şimdi onlara açlık sınırının çok çok altında maaş veriliyor. Yazık, gerçekten çok yazık…

CHP’DE HAYALLER GERÇEKLEŞTİ AMA SONRASI BÜYÜK HAYAL KIRIKLIĞI

Gelelim ağırlık konumuza, yani CHP’ye… Hani derler ya, “dostlar kılıcı kuşanmış, düşmana gerek yok” diye…Vallahi billahi Gaziantep’te CHP aynı durumda. Kimse bunları yazıyorum diye sakın kızıp mızmasın, sitem etmesin, tepki göstermesin. 30 yıl sonra bir belediye kazanıldı, herkes heyecanlandı dört elle Şehitkamil’e sarılarak oraya odaklandı. Ama gelin görün ki burada işler hiç beklendiği gibi yürümemeye başladı. Başkanın kendine özgü idare yöntemi ne partiliyi nede vatandaşı memnun etti. Seçim öncesindeki bütünlük seçim sonrası yerini parçalanmışlığa terk etti. Vadedilenler yerine getirilemedi, bazısı yarım yamalak geçiştirilmeye çalışıldı. Önceki Başkan Rıdvan Fadıloğlu’nun ‘maddi manevi mirası üzerinde bu nereye kadar gidecek?” dedirten bir anlayış hakim oldu. Başkan Umut Yılmaz hiç alışık olmadığı bir ortamla karşılaştığı için, bunun üstesinden nasıl gelinebilir yönündeki dersine iyi çalışmadığı veya umursamadığından olsa gerek, Şehitkamil’de işler her geçen gün karmaşık bir hal almaya başladı. Hemen buradan fısıldıyor ve “kim kendisine gidişat iyi diyorsa, onlar yalan söylüyor, gerçekleri gizliyor” diyorum… Ben bu ilçede 31 Mart sonrası yaşanan dünyanın olumsuzluklarını bir kenara bırakıyor ve sadece Şehitkamil Meclisinde son yaşanan olayların yukarıdan beri söylediklerimin belgesi niteliğinde olduğunu rahatlıkla ifade ediyorum…Bu olay asla küçümsenecek, asla bir kenara konulacak ve sümen altı edilecek bir dava değildir… Bu olay önce Gaziantep’te CHP’nin iyi yönetilmediğinin belgesini oluşturuyor demeliyim. “CHP’de üst akıla ihtiyaç var” diye o kadar çok yazdım ki, inanın diye dilimde tüy bitti. Ama değişen bir şey olmadı bu partide…

OKUYUN, OKUYUN DA CHP’NİN BİR DÖNEM NASIL PARTİ OLDUĞUNU GÖRÜN ANLAYIN

Bu köşeyi okuyan ve beni tanıyanlar bilir, yıllar boyu Gaziantep’te CHP’nin ne kadar değerli isimlere sahip olduğunu dile getirdim durdum. Partinin eski il başkanlarını, milletvekillerini bu gazete ve köşemde defalarca yayınladım, örnekledim. Arşivlerde hepsi duruyor. Hatta en son 2018 yılında Kemal Kılıçdaroğlu’na hitaben bu köşeden seslendim. Bunları bir CHP’liden fazla CHP’li gibi gerçekleri gözlerinin önüne serdim. Bakın şimdi 2018 yılının son ayında yazdığım bu köşe yazımdan bir kesiti sizlerle paylaşıyorum. Okuyun lütfen, okuyun ki CHP Gaziantep’te nasıl büyük, nasıl önemli insanlar tarafından yönetilmiş temsil edilmiş öğrenin…

EYY KILIÇDAROĞLU

Ökkeş Özekşi - Haftaya Bakış

24.12.2018 - 04:26Yayınlanma

Yazımın başlığına okuyunca aklınıza ilk olarak Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gelebilir... Ama bu kez ben sesleneceğim aynı tarzda... Bu haftaki yazımda ağırlığım CHP olacak. Çünkü tam zamanı diye düşünüyorum.. Çünkü bu şehirde CHP’liyim diye gezinenlerin çoğunun, bu partinin Gaziantep’te nasıl bir parti olduğunun bilincinde olmadığını anlatmak zorundayım.. Çünkü ortada CHP’liyim diye gezinen, CHP’yi yönetiyorum diyenlere azıcık bilgi vermek istiyorum.. Okusunlar ki, mensubu oldukları partinin geçmişteki değerlerini öğrensinler.. Bu yazıyı kesip saklayarak hiç değilse geçmiş ve yakın tarihte temsil ettikleri parti hakkında bilgi sahibi olsunlar. Çünkü CHP’nin genel merkezinin ilgisizlik yüzünden bu hallere getirdikleri Gaziantep’te nasıl değerli insanların görev yaptığını görsünler..

CHP GAZİANTEP'TE YOK SAYILAMAZ

Gelelim asıl meselemize... CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Gaziantep’i bu kadar sıradanlaştırması, adeta yok sayması, fazla bir oy potansiyeli olmayan İYİ Parti’ye teslim etmesi elbette çok doğru karşılanabilecek bir karar değil. Ne olursa olsun CHP tarihinde Gaziantep ayrı bir yer tutar. Bu parti Gaziantep’te geçmiş dönemlerde ve yakın tarihlerde çok değerli siyasetçiler çıkarmıştır. Gerek şehirde gerekse de Türkiye’de varlığını hissettiren isimlere sahiptir.. İl başkanları, senatör ve milletvekilleri, bakanlık yapmış çok önemli isimlere sahiptir Gaziantep CHP teşkilatları..

ZİHNİ KUTLAR VARDI BİR ZAMANLAR

Bir Zihni Kutlar efsane il başkanı olmuştur bu partide.. Bu efsane ismi il başkanları olarak Asım Meriç, Mahmut Düşün, Hayri Tütüncüler, Selahattin Çolakoğlu ve Hakkı Hoşafoğlu takip etmiştir sonradan... Çok değerli isim olan Metin Çelikel vardı CHP’li il başkanlığı yapanlar içerisinde. Nasıl bilgi birikimliydi, nasıl değerli bir insandı anlatılamaz… Şahinbey Belediye Başkanlığı yapan, Milletvekili olan ve aynı zamanda il başkanlığı yapan bir Yaşar Ağyüz gerçeğini de unutmamak lazım CHP’de. Duran Ergetir’i de unutamayız. Bilinmesi açısından yazıyorum, son dönemlerde Mehmet Gökdağ, hem başkanlık yapmış hemde milletvekili olmuştur. Aynı şekilde Akif Ekici’de il başkanı ve Milletvekilliği yapmıştır… Son olarak Ali Peri ve Sait Köse aklıma gelen il başkanlığı yapmış isimlerdir…

ALİ İHSAN GÖĞÜŞ, ABDÜLKADİR ATEŞ, CELAL DOĞAN UNUTULABİLİR Mİ ?

CHP’de asıl bilinmesi ve unutulmaması gereken çok değerli isimler vardır bu şehirde.. Bu isimler Belediye Başkanlıkları ve Milletvekillikleri yapan efsane isimlerdir. Celal Doğan hala şu gün olmuş Türkiye’de adından söz edilen isimlerin başında gelir… Bir Ali İhsan Göğüş vardır bu şehrin yetiştirdiği efsane olmuş milletvekili ve bakanlık yapan isim... Bir zamanlar Türkiye’de Turizm Bakanlığı yaparak popüler isim haline gelen bir Abdülkadir Ateş yetiştirmiş bu şehir ve CHP. Bakanlık yapmış Mustafa Yılmaz bu kentin asla unutamayacağı isimler arasındadır... Esat Kaya Turgay vardır belediye başkanı olarak adını tarihe yazdıran. Milletvekili olarak, İmam Hüseyin İncioğlu, Nizip’ten Emin Altınbaş, Kilis’ten Ekrem Çetin geçmiştir CHP listelerinden. Nail Bilen vardır, Senatör olarak Salih Tanyeri, Selahattin Çolakoğlu vardır.. Gaziantep’te çok sevilen ve değerli bulunan isim olarak hafızalarda yer alan bir Mehmet Şeker vardır Milletvekilliği yapan…

NEREDEN NEREYE?

Evet dönelim yazımın finaline… Şimdi bu kadar değerli isimlerden geçip şimdiki CHP’ye bakalım lütfen…1- İl başkanı var ama varlığını hisseden yok. 2- ilçe başkanı var ama umursayan yok…3- Belediye başkanı var ama ikisini de görmezden geliyor. 4- Milletvekilleri var ama onlar mümkün mertebe devre dışı bırakılıyor. Yani herkes bildiğini okuyor. Böylece CHP Şehitkamil’de birlik beraberlik ve bütünlük adına doğru dürüst adım atılmıyor…Bunun neticesinde kazanılmış bir belediyenin meclis üyeleri kendi başlarına bırakılıyor. Sonuç olarak parti disiplini sağlamazsa, toplantılar yapılmaz, ortak hareket edilmezse sonuçta elbette CHP başıboş bir partiye döner. İşte son olay; Belediye Başkanı en önemli komisyon görüşmesi öncesi “İstanbul'a gideceğim uçağı kaçırmayayım bana müsaade” diyerek meclisi terk ederse, olanlara kimse şaşırmasın. Oysa madem İstanbul’a gidilecek toplantıyı bir saat öne çekersin olur biter. Veya uçağı meclis sonrasına kaydırırsın olur biter… Peki ne olmuş ki? derseniz onu da söyleyeyim; Söyleyeyim ki, yukarıdan beri yazdıklarımdan sonra ne kadar haklı olduğumu hep birlikte görelim…

1-Şehitkamil Belediye Meclisi Denetim Komisyonu üyeliği seçiminde Başkan Umut Yılmaz’ın talebiyle CHP Grubu, Öznur Sevinç, Ali Özçelik ve Kadir Yemişen’i aday gösterdi. Buna karşılık Ak Parti Grubu da Hasan Oğuz ve Hacı Ahmet Doğan’ı aday gösterdi.

2-Tam o sırada Umut Yılmaz ile kırgın olan CHP’li Ersin Atar ile beraberinde Didem Dinleyici bireysel olarak aday oldu. Yapılan oylamada Atar ve Dinleyici, Ak Parti, MHP ve Yeniden Refah’ın desteğini alarak komisyona seçilirken, Umut Yılmaz’ın çıkardığı Ali Özçelik ve Kadir Yemişen’in saf dışı kalmasını sağladı.

3-Böylece denetim komisyonunda denge 25 üyeli CHP’nin yerine muhalefetin eline geçti. Burada dikkat çeken tek şey, CHP’li 7 meclis üyesinin Umut Yılmaz’ın adaylarına oy vermeyip Ersin Atar ve Didem Dinleyici’ye oy vermesi oldu. Birde Özellikle Ersin Atar’ın Denetim Komisyonu’na girmesi haliyle Umut Yılmaz’a komisyon çalışmalarında sıkıntı yaratma ihtimalini arttırdı.  

4- Bir şey daha eklemeliyim, CHP Meclis Üyesi Öznur Sevinç hem CHP’den hemde muhalif partilerden oy alarak başarılı bir meclis üyesi olduğunu ortaya koydu.

SON SÖZÜM; Bu CHP artık bildiğimiz gerçek CHP’den uzaklaştırılıyor. Ve maalesef yukarıda isimlerini yazdığım vefat etmiş olanların kemiklerinı sızlatırken, yaşayanların ise olup biteni gördükçe nasıl kahrolduklarına bizzat şahit oluyorum…

HEPİNİZE İYİ HAFTALAR