Dünyada Türkiye’deki kadar yoğun gündemi olan bir ülke varmıdır acaba? Siyasetinden sporuna, ekonomisinden eğitimine, yani aklınıza ne geliyorsa mutlaka her gün Türkiye’de onlarca gündem oluşuyor… Yani yok yok, ne ararsan her şey var… Günün en taze gelişmesi Mehmet Büyükekşi’nin seçimi kaybedip, futbolun geleceğini ve kaderini Trabzonspor başkanı iken kararlarını beğenmediği hakemleri soyunma odasına kilitleyen ve daha onlarca vakası olan Trabzonlu İbrahim Hacıosmanoğlu’na eliyle teslim etmesi. Değerli bir insan olan Servet Yardımcı’nın aday olmaması için her türlü oyunların içine girilmesi, adamın tehdit edilmesi ve sonuçta bunu Türkiye’ye duyurarak adaylıktan çekilmesi… Ali Koç dahil bazı başkanlar sırf Büyükekşi olmasın diye Hacıosmanoğlu’nun işini kolaylaştırması…
 
Ülke öyle bir noktada götürüldü ki, artık futbolda bazı kesimlerin borusu ötecek, ve bundan sonra neler göreceğiz neler… Tabii bu arada Reis istiyor diye aday gösterilen, aday çıkarttırılmayan sistem de çökmüş oldu böylece. Veya tam tersi o sistemi yıllardır uygulayanlar stratejik hata yaptılar. Nasıl olsa kazanamaz diyerek Hacıosmanoğlu’nun aday olmasına ses çıkarmadılar. Ama bu aslında yerel seçimde ciddi darbe yiyen ama hala futbola egemen gözüken iktidarın ikinci yenilgiyi alması. Çünkü artık toplumda hiç te öyle bir hava yok. Futbol bile başkaldırdı ise gerisini siz düşünün…
 
METİN KÜLÜNK AMACINA ULAŞMIŞTIR MUTLAKA
 
Gaziantep FK ne olacak? derseniz, elbette yeni futbol federasyonu başkanı aleni değil ama gizliden kulübümüzü hedef yapacak. Çünkü Mehmet Büyükekşi Gaziantepli olduğu için kulübümüzü birçok kesime hedef yaptı. Baksanıza Metin Külünk denilen adam bile futbolda Gaziantep lobisi var diye haftalarca bas bas bağırdı. Yahu bu kadar aymazlık nasıl olur hala anlamış değilim. Eğer Gaziantep’in lobisi olsaydı böyle sıkıntı yaşarmıydı ey akıllım… Bunu söyleyen Metin Külünk beyefendiyi özellikle Gaziantep’te ağırlayıp övgüler yağdıran bazıları çıkıp da tek kelime etmez mi? Etmesi bir yana sosyal medyada birlikte sanki onu onaylar gibi fotoğrafı paylaşılır mı? Oysa bu Gaziantep FK kulübü daha önce de yazdığım gibi şu anda borç içinde ise bunda Mehmet Büyükekşi ve Cevdet Akınal döneminin bıraktığı mirasın ciddi payı vardır… Ama bunları bilmeyen Metin Külünk haftalarca Gaziantep adını vicdansızca olumsuz yönde telaffuz etti, Antep Lobisi diye bu şehre saygısızlık yaptı. Telaffuz etmedi ama Gaziantep’i sanki mafya gibi göstermeye kalkıştı. Adam Büyükekşi’ye düşmanlık yaparken bir şehri töhmet altına bıraktı resmen. Peki şimdi ne oldu? Sanki Gaziantep Lobisi denilirken, asıl maksat karadeniz Lobisinin federasyona sessiz sedasız hakim olması için ortaya atılmış bir algı oyunu muydu?
 
REKTÖRLÜK BU KADAR MI SIRADANLAŞTI?
 
Futbolu bir kenara koyalım. Gaziantep Üniversitesi için yapılan bir araştırmada öğrenci ve kurumsal düzeyde büyük bir memnuniyetsizlik sonucu çıktı biliyorsunuz. Elbette bu araştırma tartışılıyor, hatta Rektör Arif Özaydın tam tersini söyleyerek “bunlara inanmayın bana sorun ben memnunum ”dedi ve Üniversitenin çok başarılı olduğunu ileri sürdü. Şu bir gerçek Arif Hoca için ciddi bir eleştiri var. Hatta yeniden Rektör atanmaması için yoğun bir çaba gösterildiğini duyuyoruz. Ama buna karşılık Arif Hoca'da devam etmek için tüm kozlarını oynuyor. Hatta bazı AK Partili Milletvekillerinin başarılı bulduğu söyleniyor. Tabii son söz Numan Kurtulmuş'ta. Reis Kurtulmuş'a evet derse, Arif Hoca devam edebilir... Bu arada bu gelişmeler olurken, Rektörlük için harekete geçenlerin sayısının 100'ü geçtiğini öğrenince inanın çok şaşırdım. Bizimkiler haberini yapmıştı gazetede. Rektörlük için başvuranların sayısı ile birlikte çoğunun isimlerine baktıkça inanın şok oldum. Yahu yönettikleri bölümleri bile doğru dürüst yönetemez iken, bu arkadaşlar koskoca Üniversite’yi mi yönetecek? İnanın bunları görünce Rektörlük bu kadar mı sıradanlaştı? demeden edemiyorum…
 
GAZİANTEP’TE SADECE AK PARTİ MİLLETVEKİLLERİ Mİ VAR?
 
Bir şey daha var tabii… AK Partili Milletvekillerinin YÖK Başkanına gitmesi olayı. Ben her zaman söylüyorum Gaziantep eğer Ankara’da güçlü olacaksa, bazı konularda tüm Milletvekilleri el ele vermeli. Ortak akıl harekete geçirilmeli. Ama bu son olayda görüyoruz ki, Sayın Abdülhamit Gül başkanlığındaki Milletvekillerimiz dışında diğer partilerin milletvekilleri yok. Hatta Cumhur ortağı Sermet Atay bile yok. Sorduk elbette kimse davet edilmemiş. Bu konuda çok fazla detaya girmek istemiyorum daha önce de yazmıştım çünkü. Bir dönem tüm vekiller olarak ortak hareket edilmişti ancak uzun sürmedi. Söyleyeceğim tek şey var;
Bu tür görüşmeler kişisel isteklerin dile getirilmesi amacıyla mı yapılıyor?
        2- Yoksa gerçekten Kentin sorunlarıyla mı ilgili?
Eğer birincisi ise sözüm yok, ikincisi ise niye 14 Milletvekilin yarısı her şeyi kendileri üstleniyor? Aslında dahası var bu işin… AK Parti’nin kendi içerisinde de barışık olmadığı. Teşkilatlar huzursuz, Belediye başkanları tatsız. Yine ısrarla söylüyorum, niye Fatma Şahin belediye dışında kenara çekilmiş gözüküyor. Oysa o bir lider, o toparlayıcı… Nedense eski bildiğimiz havasından uzak. Bakın tartışmalı şekilde atanan il Başkanı göreve başladı ama partinin önde gelen isimlerine göre partilileri toparlama şansı çok az görülüyor. Çünkü hala yönetimini oluşturamadı. Bunda bazı partili büyüklerin istekleri ile siyasetten biraz da kendilerinin nemalanmasını bekleyenlerin yarışında sınırın aşılması. Elbette bekleyip görmek lazım, çünkü daha çok erken. Hülasa Gaziantep’in bürokraside, siyasette ve Ankara’da eski gücü niye azaldı deyip duruyorsak bunu boşuna söylemiyoruz…
 
NİZİP’TE VİCDAN DA GİTTİ İNSANLIK DA…
 
Can sıkan olaylar kadar şaşırtan gelişmelerde yaşanıyor tabii. Nizip’te Furkan apartmanında mahkeme kararı vicdanları sızlattı. Binanın kolonlarını kesen, dahası buna göz yuman denetlemeyen belediyenin sorumsuzluğu neticesi 51 insanımızın ölümüne sebebiyet verenlerin tahliye kararları kanımızı dondurdu. 
Ve bu davada tek suçlu olarak İnşaat Mühendisi Yılmaz Şahin Yurtyapan görülerek 16 yıl hapis cezası verildi. Diğer sanıklar ise beraat etti. Öyle kafa karıştıran bir durum ki, yıkılan binada kolon kesilip kesilmediğinin tekrar bilirkişiler tarafından araştırılmasının istenmesine rağmen mahkemenin sadece mühendise ceza verip diğerlerini tahliye etmesi kafaları karıştırdı. Şimdi "Bu nasıl bir bakış açısı, bu nasıl karar?" demeden edemiyorsunuz. 

EYÜP ÖZKEÇECİ’YE NİYE KIZIYORLAR Kİ?

Buna karşılık şaşırtan başka olaylar da yaşanıyor. Örneğin AK Parti Milletvekili Sayın Eyüp Özkeçeci’nin son çuval ihalesini yine alması. Ama vallahi de billahide 1 milyon için ortalığı ayağa kaldıranları şaşırıyorum. Ya onlar için 1 milyon dediğiniz ne ki? Elbette bizler için büyük para, ama siyasetin içinde olanlar için inanın çerez parası. Haa Sayın Özkeçeci il başkanı iken de çuval ihaleleri almış… Alır kardeşim, bu dönemde bal tutan parmağını yalayacak elbette. Şimdiki dönemde götürülenlere bakarsanız inanın Eyüp beyin öyle havadan da değil, hiç değilse üreterek emek vererek çuval satıp elde ettiği parayı çok görmeyin lütfen…
 
HEPİNİZE İYİ HAFTALAR