Sosyal gerçeklere burun bükenlerle, tarihi hikaye olarak kabul edenlere, binlerce yıllık yazıtların ifade ettiği gerçeğin anlamı ve taşıdığı mesajın bünyesinde biriktirdiği bir çok soruyu ayrıca cevaplandığı görülecektir.
Asya kökenli turani bir halk olarak tespit ettiğimiz Kürtlerle ilgili en çarpıcı belge 'Ben Kürt İlhanı Alp Urungu' diye başlayan yazıtlardır.
Elegeş Yazıtlarındaki Kürt sözcükleri, Orta Asya'da ve Macaristan'daki Kürt isimli yer adları, Arap kaynaklarında geçen 'Orta Asya'daki Kürtler' gibi.
Mensubiyet olarak Büyük Türk Milletine bağlı 'Kürt Boyu' olarak adlandırdığımız Kürtler ciddi bilimsel verilere dayalı olarak ve tarafsız tarih bilincine müracaat ettiklerinde kendilerinde somutlaşmış Türk'ü göreceklerdir.
Kürt ve Zaza kökenli araştırmacı ve yazarlardan, Şükrü Mehmet Sekban'ın 'Kürt Meselesi', Mehmet Şerif Fırat'ın 'Doğu İlleri ve Varto Tarihi', Fahrettin Kırzıoğlu'nun 'Kürtlerin Türklüğü ve Türkistan Türk Boylarında Kürtler' adlı kitaplarında Kürtlerin ve Zazaların kökenlerine indikçe Türklükle karşılaştıkları, bütün yolların Büyük Türk Medeniyetine çıktığı görülmektedir.
Mesut Fani, Ahmet Arvasi, Mahmut Rişvanoğlu ve Hayri Başbuğ gibi isimlerin de yapıtlarında aynı ortak kanaatten bahisle benzer temalarda birleştirdikleri saptanmıştır.
Baş (T) son (K) harflarinin yerlerini değiştirdiğinizde Türk, Kürt oluyor. Yine baş (K) son (T) harflerinin yerlerini değiştirdiğinizde Kürt, Türk oluyor.
Her yolun bir diğerinde kesiştiği, her yolun bir diğerini tespit ve tescil ettiği böylesi bir yakınlığı tesadüfle izah etmek mümkün mü? Sanki iki kardeşin farklı söylemleri gibi. Mamo ile Memed, Mamed ile Mehmet gibi.
Batı Emperyalizminin kaşıyarak kangren ettiği, her türlü olumsuz koşullara rağmen birbirine mecbur kalmış, yeryüzünde birbirine bu kadar yakın iki halk gösterebilir misiniz?
'Kürtlerle Türkler arasındaki makas giderek açılıyor. Artık Kürtlerle Türkler bir arada yaşayamazlar' naralarıyla kendi egosunu tatminin peşine düşen ırkçı ve bölücü Kürtçülüğün borazanlarına inat, Türkiye'de Kürtle Türk'ün birleşmesinden oluşan milyonlarca aile var.
Aralarına kandan duvarlar örülmesine rağmen bu namüsait engelleri aşma kabiliyeti gösteren, terörizmle Kürt'ü birbirinden ayırtetmeyi başaran, ihanetle ülkenin doğu coğrafyasını içselleştirmeyen o şuurlu millet yeni birleşmelere kucak açıyor.
' Artık cin şişeden çıktı' diyenlerin akıttığı zehire rağmen, Kürtler Türklerin öz kardeşi, Türkler ise Kürtlerin ağabeyi olmaya devam edecekler. Ay yıldızlı bayrağın altında birbirine mecbur iki halkın kurduğu Anadolu Turanı ise Kürtlerin ve Türklerin aktidir. Bu akit Türk soylu diğer halklara ve devletlere emsal teşkil edecektir.